Lise 9. sınıfta, 14 yaşında örtmüştüm başımı. Ama sormayın nedenini, yaptım ve bilmiyorum. Annem sevindi. Sonra kavradım ne yaptığımı. Kafamdaki örtü zamanla beni kısıtlamaya başladı. Bakın, ‘Örtü seni kısıtlamaz’ mevzusuna girmeyin. Sevmediğiniz bir şeyi sürdürmek zorunda kalsanız siz de kısıtlı hissedersiniz. Tam tersini yapmak, örtmek isteyen birine açıl demek de aynı şey.
Okula gidiyordum. Servis beni bekliyordu. Bina kapısından kafamda başörtüyle çıkmadan önce bekledim, çıkmakta tereddüt ettim. Vaktim yoktu, acele etmeliydim ve bak artık tesettürlüsün. Arkanda da bir tane bile olmayan güzel anıların. Ve hep üzüntü. Lisede sohbet arasında laf sokmaları, elleriyle kafamı avuçlayıp ‘Ne var bunun içinde’ demeleri ve bunu başı açık birinin yapıp arkadaşlarıyla gülüşmesi. Ek olarak, başörtü beni olduğumdan çirkin gösterirdi. Kendimi beğenmezdim ve özgüvenimi bitirirdi. Benim pişman olmam çok uzun da sürmedi zaten. Eve geldiğim gün ne halt yediğimi anladım.
Açık konuşacağım. Ne kadar Kur’an emri dense de bana çok saçma bir uygulama gibi geliyor. Neden bir kadın saç denen kılı kapatmak zorunda kalsın? Aslında saç da değil. Bu dinci güruh kadını, kadının kendisini süs olarak görüyor. Mantık da süsü örtmek.
5 yıl oldu, hala aklım almıyor. Ben obje miyim? Biri diyor ki ‘Ayak da el de yüz de süs; onları da örtün.’ Biri diyor ki ‘Hayır ayak, el, yüz kendinden görünür.’ Kim seçiyor kendinden görüneni görünmeyeni? Başörtü diye çevrilen kelimenin örtmesi gereken yer neresi? Meme? Sonrası daha tuhaf çünkü insanlar hadisi katıyor. Ve benim iyice aklım karışıyor. Soğuyorum ve dini sorgulama noktasına geliyorum.
İnsanlar benden 5 vakit namazı kılmamı, melek gibi biri olmamı beklerken ben bu kafamdaki sorularla samimiyetten çok uzağım.
Görüntüm düşüncelerimle bağdaşmıyor. Hiçbir zaman mini etek giyeyim, şort giyeyim diye bir isteğim olmadı. Başörtüden önce de öyleydi. Buradan şort giymenin vs. çok yanlış şeyler olduğunu düşündüğüm anlaşılmasın. Başörtülü giyim şekline ayak uyduramıyorum sadece. Uzun eteklerden çok hoşlanırım mesela. Bunu başımı açtıktan sonra da sürdüreceğim.
Ben çevreden korkuyorum. Annem babam istemediğimi biliyor. Ben kendime 5 yıl eziyet çektirirken sustum sustum, en sonunda geçen sene söyledim anneme.
“Bugün başını açan yarın…”
“Bu kadar zaman örttün, şimdi komşu ne diyecek, herkes seni gördü.”
Ya kadın benim en büyük korkumu, bunca yıl çıkaramama nedenimi yüzüme vurdu. El âlem ne diyecek? İnsanlar beni yolda tanır mı? Arkamdan ne diyecekler? ”Üniversiteye gitti özendi.” Bunlar kafamı kemiriyor.
Ama soruyorum kendime, başkalarının ne dediği neden bu kadar önemli? Yaşa hayatını. Tabii bunlar çok güzel sözler. Keşke yapabilsem. Ah keşke istediğim gibi giyinip, istediğim gibi yaşayıp, ne istediğimi söyleyebilsem.
Bu sene üniversiteye gideceğim. Kesinlikle çıkaracağım. İsteğim bana tavsiye vermeniz. Lütfen bana ‘İnsanları umursama, istediğini yap’ demeyin. Evet, anne babamdan bir engelim yok. Evet, buna rağmen çıkaramıyorum. Ama hayır çıkaramama korkum Allah korkusu değil. Ayete inancımdan, başörtüye inancımdan değil. Sadece insanlardan korkuyorum.
Lütfen bana tavsiye verecekseniz bunu nasıl faaliyete dökeceğimi anlatın. Sabah kalktığımı ve takmadan sokağa çıktığımı düşünüyorum ve olmuyor. Nasıl hazırlamalıyım kendimi?
Teşekkür ederim okuduğunuz, en azından beni anlamaya çalıştığınız için.
(Görsel: Heo Jiseon)
“‘Örtü seni kısıtlamaz’ mevzusuna girmeyin.” için 16 yanıt
ya güzelim insanlardan neden bu kadar çekiniyorsun? bak onlar bu konuda en en en fazla 1 hafta konuşacaklar. ailesinden gizli açılmış biri olarak söylüyorum keşke benim de ailemden yana sıkıntım olmasa.. neyse bak bir süre sonra herkes senin bir zamanlar kapalı olduğunu hatta kapalı halini unutacak. bizim millet iyidir ama çabuk unutur diye bir laf var nereye çekersen çek ama insanoğlunun alışamayacağı şey yok. insanları boş ver diyemiyorum çünkü senin için sıkıntı farkındayım. o yüzden sadece bunun kısa süreceğini bil haddi olmayan insanların da laflarını ağzına tıka. SİZİ İLGİLENDİRMEZ de. inan bana zor değil BEN BÖYLE UYGUN GÖRDÜM falan de. kalp kırmamaya çalış en fazla yüzüne söyleyemediklerini arkandan söylerler. ve bunu üniversiteye gitmeden önce yap ben çok pişmanım üniden önce yapmadığım için çünkü herkes üniversiteye gitti o***** oldu diyecek. ama umurumda değil ben sadece doğru zamanı bekliyorum ailemin öğrenmesi için. sen de çok bekleme..
”Biri diyor ki ‘Ayak da, el de, yüz de süs; onları da da örtün.’ Biri diyor ki ‘Hayır ayak, el, yüz kendinden görünür.’ Kim seçiyor kendinden görüneni görünmeyeni?”
Bu din siz kadınlara sizinle ilgili kararlar vermeye bile izin vermez dostum. Buna benim vahşi hemcinslerim karar veriyormuş.
Bak, seni anlıyoruz. Hepimiz burada kısıtlanan insanlarız. Sana yap hadi de demeyeceğim. Ama şu açıdan bakmanı istiyorum hayata: ne olduğu belirsiz bir masal için ve az sonra mesela bir depremde veya trafik kazasında ölebileceğin bir hayat için sence de el alemin sözleri çok önemsiz değil mi? Ben buna inanıyorum. Akrabalarımızı ve komşularımızı sevmiyorum. Yıllardır hiçbirisiyle görüşmüyorum çünkü bana uygun kişiler değiller. İstediğimi yapıyorum. Daha önce burada hiç hakaret etmedim, argo da kullanmadım ama ”el alem bok yesin” bunu kendine hayat felsefesi yap. Ne yapıyorsan sadece kendin için yap. Mutluluğunu düşünecek kadar bencil olmak zararsızdır. Üniversiteyi bekleme sakın. Kız arkadaşım da bekleyecekti ve ona bunun saçma olduğunu, kararı buysa hemen yapmakla o zaman yapmak arasında sadece 5-6 ay daha acı çekmek olduğunu anlattım. Ve hemen açıldı. Ve hemen herkes alıştı. Ve el alem sustu. Susmasa da önemsizdi ama sustular. Bu yaşam sadece ama sadece senin. Başka hiç kimse sana karışamaz. Hadi özgür ol dostum. Ne olursun sadece özgür ol. Kimseye hesap vermek zorunda değilsin.
Kız arkadaşım da 5 yıl kadar başörtüsü taktı. Önce balkona açık çıktı. Sonra gece bakkala, markete öyle gitti. Sonra güzelce hazırlandı, taradı saçlarını ve kursa gitti. Herkes çok beğendi ve açılmak isteyen bir arkadaşı da ondan güç buldu ama yapabildi mi bilmiyorum. Bu iş böyle. Küçük adımlarla sonuca varabilirsin.
iki hafta önce açılan 18 yaşında genç bir kadın olarak yazıyorum. Benim engelim ailemdi annem, babam, aynı evde yaşadığım büyükbabam, halamdı. Üstelik ben ağlayarak kapanmıştım,zorla. Herkesi ve her şeyi karşıma aldım ben. Annem ‘bana bir daha anne deme’ dedi;annemi karşıma aldım. Büyükbabam ‘bu eve giremezsin’ dedi;onu karşıma aldım ve bana saygı duyan tek bir kişi yoktu istediğim gibi yaşayabilmek için mücadele verdim ve en büyük mücadeleyi ailemle verdim. Senin el alem ne der yaftasıyla yaşaman bana haksızlık, hissettiği gibi yaşamak isteyen tüm kadınlara haksızlık! en önce de kendine haksızlık. Kusura bakma seni anlayabiliyorum diyemeyeceğim. Sen en kolayını seçiyorsun. Üstelik aile engelin yok! Kendine bunu yapma olmadığın biri gibi yaşama eğer bunu yapacaksan şimdiden hayatını kaybettin demektir. Daha 19 yaşındasın boyun eğmek için çok erken. Unutma böyle başlarsa bütün hayatın böyle gider. HERKESE HİÇ KİMSE OLMADIKLARINI GÖSTERMELİSİN.
Yavaş yavaş açabilirsin, önce boğazın, sonra alttan küçük küçük saçların görünecek şekilde. Kıyafetini de ona göre ayarlayabilirsin,daha kısa gömlek, kolları daha kısa ve s. Hem kendin alışacaksın hem de çevredekiler. Geç olsun güç olmasın. Mutluluklar
ben de birden başımı açınca esimle uzuuun bir konuşma yaptık sonra kapattım tekrar deneyeceğim dedim sonra yapamadigimi fark edince önce mahallen uzakta başımı açtim beni tanımayan insanların arasında ve cok komikti düşün bol etek pantol bol gömlek boynumda eşarp taksimde gezdim ?kimsenin bakışlarını umursamadan sonra yavaş yavaş bana yakın çevrede açık gezdim balkona açık çıktım sonra kısa kollu ama başımda hafif eşarp lâ çıktım dışarı çevremde alışsin die çünkü önceden çok çok tesetturluydum benim şansım evli olmam galiba eşim tam istemesede beni dini bütün biriyken sevmiş olsada yapamıyorum artık ailem karşı annem orda napArsan yap eve gelme öyle dedi bi açık resmimi gören abim evlendin ama halen bizim namusumuzsun diyip ahkam kesti açtım ağzımı yumdum gözümü tabi küfür etmedim yaşadıklarımı anlattım daha ailemle yüz yüze gelmedim ama onuda yapacağım eşimden özürdiledim sevdiği kadın olarak kalmadığım kalamadigim için ama şunuda fark ettim ben onu ne yaparsa yapsın seveceksem onun da beni herseye rağmen sevmesini bekliyorum görünüşum değişse aynı insanim ben bunu fark ettiğini umarak iki gündür dışarı evden uzaklasmasamda başımı açıp çıkıyorum biraz utanıyorum bana bakıp konussalarda ama diyorum ki kendi kendime onlara ne ben onların hayatına karismiyorum ve mutluluk benim elimde onlar benim ne yaşadığımı bilmiyorlar iki gün konuşur yeni dedikodu gelince unuturlar ve insanların seni sevmesini bekliyorsan onlara karşı cömert ol ve onları öv senden iyisi olmaz o zaman kimse başını açtığını umursamaz zamanla ve napArsan yap kimseye fazla yaranamazsin bu hayatta bunu öğrendim geç de olsa
Merhabalar, ben de sizin gibi lisenin ilk senesinde kapanmıştım. İsteyerek yapmıştım ama istekle yapmaya devam etmem bir sene falan ancak sürmüştü ve birkaç hafta öncesine kadar altı yıldan beri başörtüsü takıyordum. Ailemden çok fazla çekinsemde onlar korktuğum gibi tepki göstermemiş nötr bir tavır sergilemişlerdi ancak benim bu aşamaya gelene kadar göreceğim potansiyel aile ve toplum tepkisinden deyim yerindeyse karnıma ağrılar giriyordu ancak bu korku kendim olmama engel olmamalıydı ve sonuçta o büyük kararı vermiştim. Profil fotoğrafımı gören sınıf arkadaşlarımdan kimileri destek mesajı atıp bazı insanların negatif yorumlarda bulunabileceğini ama bunu takmamam gerektiğini falan söylediler ancak onlara şunu söyledim ben hep insanlar arkamdan konuşabilirler, ben ilgilenmiyorum bununla. Buna ek olarak kuaförüm neden açıldığımı kendince kibar bir dille sorunca ani bir kararla kapandığımı ancak hazır olmadığımı fark ettiğimi söyleyip kestirip attım mesela, ya da eski bir arkadaşımla karşılaştığımda çekingen bir şekilde sen kapalı değil miydin aklımda öyle kalmış nedense dediğinde aa evet kapalıydım dedim gayet canlı ve gür bir sesle. Ve şu an, o karar alma sürecimdeki karnıma giren ağrıların aksine gayet güçlü ve kendimden emin bir şekilde herkese söyleyebilirim kapanıp açıldığımı çünkü bu utanılacak bir şey değil, ayıp veya gülünç bir durum değil. O zaman öyle uygun gördüm kapandım şimdi de böyle uygun gördüm kapatmıyorum saçlarımı. Bu kadar basit aslında. Sen insanlara karşı kendinden emin bir şekilde durursan onlar yüzüne bir şey söyleyemiyor bile, arkandan da konuşsundursunlar aman çok da önemli değil, en fazla on beş dakika konuşabilirler ben bu hayatı bir ömür yaşayacağım. Sen o ilk adımı at gerisi hallolacak, her şey yoluna girecek çiçeğim. Üzme kendini ve gücünün farkına var
Merhabalar, ben de sizin gibi lisenin ilk senesinde kapanmıştım. İsteyerek yapmıştım ama istekle yapmaya devam etmem bir sene falan ancak sürmüştü ve birkaç hafta öncesine kadar altı yıldan beri başörtüsü takıyordum. Ailemden çok fazla çekinsemde onlar korktuğum gibi tepki göstermemiş nötr bir tavır sergilemişlerdi ancak benim bu aşamaya gelene kadar göreceğim potansiyel aile ve toplum tepkisinden deyim yerindeyse karnıma ağrılar giriyordu ancak bu korku kendim olmama engel olmamalıydı ve sonuçta o büyük kararı vermiştim. Profil fotoğrafımı gören sınıf arkadaşlarımdan kimileri destek mesajı atıp bazı insanların negatif yorumlarda bulunabileceğini ama bunu takmamam gerektiğini falan söylediler ancak onlara şunu söyledim ben hep insanlar arkamdan konuşabilirler, ben ilgilenmiyorum bununla. Buna ek olarak kuaförüm neden açıldığımı kendince kibar bir dille sorunca ani bir kararla kapandığımı ancak hazır olmadığımı fark ettiğimi söyleyip kestirip attım mesela, ya da eski bir arkadaşımla karşılaştığımda çekingen bir şekilde sen kapalı değil miydin aklımda öyle kalmış nedense dediğinde aa evet kapalıydım dedim gayet canlı ve gür bir sesle. Ve şu an, o karar alma sürecimdeki karnıma giren ağrıların aksine gayet güçlü ve kendimden emin bir şekilde herkese söyleyebilirim kapanıp açıldığımı çünkü bu utanılacak bir şey değil, ayıp veya gülünç bir durum değil. O zaman öyle uygun gördüm kapandım şimdi de böyle uygun gördüm kapatmıyorum saçlarımı. Bu kadar basit aslında. Sen insanlara karşı kendinden emin bir şekilde durursan onlar yüzüne bir şey söyleyemiyor bile, arkandan da konuşsundursunlar aman çok da önemli değil, en fazla on beş dakika konuşabilirler ben bu hayatı bir ömür yaşayacağım. Sen o ilk adımı at gerisi hallolacak, her şey yoluna girecek çiçeğim. Üzme kendini ve gücünün farkına var ve hiç unutma yalnız yürümeyeceksin
Yorumlarda kubraca adlı kullanıcıyla aynı şeyleri yaşamışız. Ben 26 yaşımda gördüğüm saçma bir rüyanın etkisiyle kapattım saçlarımı. Söyleyeyim babam imam. Çocukluğumdan beri herkes kapanmamı bekliyordu. Annem babam babannem herkes. Babam imam ya… Onu utanfırıyormuşum. Lisedeyken küçük kapanma denemeleri yapmıştım ama olmuyordu. Üniversite de hatta çalışırken de açıktım. Bir rüyanın etkisiyle arrık yeter detip kapandım ve hep olumlu tepkiler aldım. Benim ardımdan yakın arkadaşım da kapandı. Somrasında evlendim ve kızım da oldu. İlk iki yıl çok iyiydim. Hanilelik döneminde istemediğime karar versim. Eşim çok mutaassıptır ilk engel oydu. Konuyu ilk açtığıöda şaka yaptığımı sandı ve ciddiye almadı. Sonralaeı istemiyorum desipimde bağırdı çağırdı. Bu süreç nerdeyse iki yıl sürdü. Son zamanlar artık susuyordu ciddiye almıyordu sadeve istemiyorum diyordu. Ben müalümanlıktan çıkmıyorum diyordum devam sonraki yorum
Yorum devamı… Sokakta da oflayıp pufladım takmak istemiyorum neyi anlamıyosun diyerek sürekli kafasına soktum ama gerçekten istwmiyordum zor geliyordu. Önce bağladığım şalın iğnesini açtım boynum açıkta gezdim. Sonra şalı arkaya bağladım eşimin sesi çıkmıyordu. Amacım onu konuşturmaktı. Somraları sadece tülbenti arkaya atarak çıktım sokağa. Bayrama gitriğimde köydw bahöeye babamların yanında saçı açık denemeleri yaptım. Kimse birşey diyemedi. Eşime orada söyledim saçımı açtım diye. İlk önce telefonda çıldırdı. Geldiğimde saçımı açmıştım. Benden gğnah gitti ne yaparsan yap dedi on gğn kadar bana tepkileri değişti. Kızgındı heeşeyime kızıyordu. Şuan iki hafta oluyor hala ters davranıyor. Ben kızımla tatile gitmek onu modern bilimsel yetiştirmek istiyorum. Bence din kişiseldir ve kalptedir. Huzur vermiyorsa ahlakını düzelmiyor seni iyi insan yapmıyorsa din ne işe yarıyor? Kızım dinini kendisi yaşasın ama güçlü bir kadın olsun. Yanımda annesi silik bi tip görünmesin istiyorum. Başörtüsü engel değildir ama başörtülü kadın zaten birşeylere eğilmiştir. Şuanda saçım açık uzun kollu tunik giyerek çıkıyorum dışarı. Eşim de alışacak herkes de alışacak. 4 yıl kapalı kaldım olmayınca olmuyor… Kapanmak isteyen kapansın huzurlu hissediyorsa yapsın. Ama başörtüsü huzur vermiyorsa takmayanların huzurunu da kaçırmasınlar…
Merhaba yaşadığınız olayların zor olduğunu biliyorum benzer şeyleri yaşamış ve sonunda amacıma ulaşmış biri olarak yardım etmek isterim Instagram:nurhakdemirdall
19 yaşında yaklaşık bir ay önce açılmış bir kız olarak yazıyorum, bunu yapabilmek gerçekten çok zor ve cesaret gerektiren bir iş ve bunların hepsini yıkmak da sadece kafada bitirmekten geçiyor. Ailen bir şey demiyorsa çok şanslısın ben çoğu şeyi göze alarak yaptım bunu ve emin adımlarla ilerledim çünkü yıllardır anlatılan dinin bahsedilen günahın yanlışın haramın sevabın okudukça araştırdıkça ne kadar çağ dışı olduğunu günümüz doğrularında ve değişen dünyada bir miktar bile yeri olmadığını farkettim. İlk önce bir kaç parça kıyafet alıp evde dene kendini sev ve daha sonrasında geceleri sokakta yürü markete çık dolaş kendini alıştır daha sonra zaten özgüvenin bu konuda da yerini doldurmaya başlayacak. Önceki yazılarda okuduğum trajikomik bir cümle vardı “dış kapıyı açtım ve koridorun sonundan başlayarak koşarak kendimi evden dışarı attım” diye 🙂 evet birebir uygulamasam da aynısını yaptım evden çıkınca geriye bakmadan kapıyı çarptım mahalleden çıkıncaya kadar arkama bile bakmadım. Mümkünse hareketli ve enerjik bir müzik tak kulağına cesaretlendir kendini, bu yanlışı daha fazla devam ettirme. Doğru zaman gelince dediklerimi çok iyi anlayacaksın.
Siz, bana umut veriyorsunuz. Öyle ki kız olsaydım da açılsaydım dedim bir an.
Sizinle hemen hemen aynı durumu yaşıyoruz. Açıkçası benim de ailem açılmam konusunda destek olsa da insanlar ne der korkusundan ötürü açılamıyorum. Sürekli bunu düşünüyorum ve yoğun stres altındayım. Umarım cesaretim galip gelir de istediğimi yapabilirim.
10 sene oldu başörtümü çıkaralı. Burdaki herkes gibi binbir mücadele vermek zorunda kaldım ama hepsi geçti gitti. Ben sapasağlam ayakta kaldım. Konuşanların hepsi yavaşça sustular. Susuyorlar yani, merak etmeyin. Sadece dik durun yeter. Şuan muhafazakar olmakla alakası olmayan bi hayatım var. Maddi ve manevi özgülüğüm tamamen benim elimde ama 10 sene geçse dahi başörtümü çıkardıktan sonra ilk defa ayak bileğimden bir karış yukarda etek giydiğimde hissettiğim çıplaklık duygusunu, elimi kolumu nereye koyacağımı bilemeyişimi ama vücuduma değen rüzgarın çok hoşuma gidişini hiç unutamıyorum. başta çok korkutucu ama sonra alışıyor insan kulak tıkamaya, duymamaya, eğer konuşulanlardan çok rahatsız olursa da o kişileri hayatından çıkarmaya. Kötü niyetli bir şekilde başörtüm ve onu çıkarmam konusunda konuşan herkesi hayatımdan çıkardım ve 10 yıldır bir kere bile pişman olmadım ne açılmaktan ne de insanları boşvermiş olmamdan. Carl Sagan’ın Soluk Mavi Nokta diye bir yazısı vardır. Dünyanın en uzaktan çekilmiş fotoğrafıyla birlikte internette bulabilirsiniz. Son 10 yıldır ne zaman insanlardan yılsam o fotoğrafa bakarım ve söylenen o sözlerin ne kadar da yersiz, önemsiz olduğunu hatırlatırım kendime. Umarım çok mutlu olursun 🙂 Her şey ama her şey geçiyor inan bana.
Gerçekten güzel bir yazıdır. Örneğini verdiğiniz için de özgür olduğunuz için de size sizin adınıza teşekkür ederim.