Selam herkese,
Ben de kapanma sürecimi paylaşmak istiyorum; umarım sizlere yardımcı olurum ve ufak da olsa bir şey katabilirim.
Ben çocukluğunu yaşayamayan bir bireyim ve kapanma sürecim 4. sınıfta yani yaklaşık 10-11 yaşlarında başladı. Daha bulûğ çağına girmeden, doğru düzgün rüzgârda savuramadan kapattılar saçlarımı. Biraz heves de oldu aslında, ama daha çocuktum; ne anlardım ki ben kapanmaktan?
İğrenç bir şekilde başımı kapattığım o zamanları hatırlıyorum. Daha boneyi bile doğru düzgün bağlayamazdım. Ergenlik dönemine geldiğimde anladım çocukluğumu yaşayamadığımı. 4 yaşında Kur’an okumayı, 7 yaşında namaz kılmayı öğrendim. Babam çok baskıcı bir tip olduğu için namazımı biraz geç kılsam ya da o gün Kuran okumasam evde kıyametler kopardı. Onun istemediği kitapları okumamı, müzik dinlememi ve dizi/film izlememi asla istemezdi. Fakat ben bunları aştım, her şekilde ne olursa olsun istediklerimi uyguladım ve o da bana hiçbir şey dememeye başladı çünkü diyecek gücü kalmamıştı. Bir zaferdi benim için çünkü istediğim şeyleri yapmak istiyordum.
Babamın davranışları beni ateistliğe kadar sürüklemişti. 1 sene kadar ateisttim fakat başıma bir şeyler geldi, arayışlar vesaire ile tekrar Müslümanlığa döndüm. Evet, kapandıktan sonra tekrar açılmak haramdı ama ben kapanmayı hiçbir zaman istemedim. Çocukluğumdaki bir hevesti ve o heves artık yok. Açılmak istiyordum ve bunu anneme söyledim. Annem çok olgun, her şeye bir perspektifle bakan bir kadın. Onun bu özelliğini bildiğimden dolayı ilk ona söylemek istedim. Babamın bu özelliklerini o da çekti, o da benim gibi yorulmuştu. Bana bir kaç sene daha beklememi ve daha sonra açılmamı, ayrıca beni desteklediğini söylemişti. Çok mutlu olmuştum ve şu an dediğini uyguluyorum.
Biliyorum; bir gün açılacağım ve istemediğim, çekmek zorunda kaldığım bu yükten kurtulacağım. Bu biraz tavsiye gibi olacak ama illa ki benim durumumda olan kızlar vardır. Onlara seslenmek istiyorum. Sabredin arkadaşlar, her şey bir gün bitecek. Benimki de henüz bitmedi ama yaklaşıyor. 10 senedir babamın bu baskılarını çektim, neler yaşamadım ki? Çok ağladım, sırf bu baskılardan kurtulmak için canıma kıymak istedim. Sırf babamın “Kalk namazını kıl.” demesinden kurtulmayı o kadar çok istedim ki. Çok şeyler yaşadım ama bunların hepsi bitiyor. Lütfen inancınızdan vazgeçmeyin. Kendi doğruluğunuzu yaratın ve gerçekten eminseniz o doğrudan devam edin. O doğrunun yolunu takip edin ve asla o yoldan sapmayın. Kendisini hacı hoca sanan insanlara aldanmayın. Kimseyi dinlemeyin. Siz siz olun, başkalarının yaptıklarını yapmanıza gerek yok. Siz bir bireysiniz ve sizin yaptıklarınıza kimse karışamaz, buna hakları yok. Ve eğer eşcinsel bir bireyseniz, evet zorlanacaksınız; ben de çok zorlandım. Ama aştım, çok yoruldum, çok hakaretlere uğradım; daha da uğrayacağım biliyorum ama hepsini geride bırakın. Bir gün mutlu olacağınıza inanın. Hepiniz çok değerlisiniz.
(Görsel: Bear Elle)