Babam dönüp bana baktı ve birden başımdaki örtüyü çekip fırlattı.

Öncelikle merhaba. Youtube’da açılmak ile ilgili videolar izlerken biri bana bu sayfayı önerdi. Meğer benimle aynı kaderi paylaşan o kadar çok insan varmış ki…

5. sınıfın yaz tatilinde, çok küçük bir yaşta, kendi isteğimle kapanmaya karar verdim. Ertesi gün bayramın ilk günüydü ve o gün, aynı zamanda ilk kapandığım gündü. Ailemde halam hariç hiç kimse bana bu durumun ciddiyetini anlatıp vazgeçmemi söylemedi. Babam o kadar mutluydu ki. Onu mutlu görünce ben de mutlu oluyordum. Her şey bir hafta sonra başlayacaktı.

Kapanalı 1 hafta olmuştu. Ailecek dışarı çıkacaktık. Büyük bir hevesle üstümü giyip başımı örtmüştüm. Baya bir yol kat ettikten sonra babam dönüp bana baktı. Beni süzdü ve birden başımdaki örtüyü çekip fırlattı. 11 yaşındaydım. Daha 11 yaşındaydım. Bana “Böyle örteceksen hiç örtme” demişti. O gün annemle babam çok fazla tartıştı. Eve geldiğimde ve artık örtmeyeceğimi söylediğimde annem bana destek vermişti. Ama babam pişkin pişkin gelip gönlümü almaya çalıştı. Affetmiştim onu. Bana hayatımın travmasını yaşatmasına rağmen affetmiştim. Meğer başımı açmamam içinmiş, ne safmışım. Özrüne inanıp başımı açmadım, bir daha yapmaz dedim; çocuk aklı işte. Yaşım büyüdükçe kavgalar arttı. Pantolon yasakları, başımı örterken yaptığım topuza kadar müdahaleler… Kapılar kırılıyor, bağırış çağırışlar hiç dinmiyordu.

17 yaşına geldim ve o günü hala unutamıyorum. Şu an durum daha da vahim. Bir keresinde “Sen topuz yapıyorsun, sen bir domuzsun, senden iğreniyorum” demişti. ‘Pantolon giyersen seni okuldan alırım, kemiklerin kırılana kadar döverim’ ve bunlar gibi binlerce tehdit… 6. sınıftayken bir mektupla ablama açılmak istediğimi söylediğimde benimle konuşup ikna ettiler beni. 7. sınıfta okuldaki rehberlik hocamla tekrar konuştum ve o annemle konuştu. Annemin söylediği ilk tek şey “Babanı katil mi edeceksin” oldu. O kadar korkuyordum ki bir daha da açamadım, ta ki bu yaşıma kadar. Abim tesettürü uygulama şeklimden hoşlanmadığı için “İstersen babamla konuşayım, böyle örteceğine hiç örtme” dedi. Ablam ve abim cümlesini bitirmeden babam “Hayır, mecbur örtecek” dedi.

Bu yolda bir sürü arkadaş edindim ve bir sürü cesaret aldım. Sonu ne olursa olsun bunu yapacağım. Asla pes etmeyeceğim. Babam, kendinde benim inancımı sorgulama hakkını görüyorsa benim de yaşamaya hakkım var. Umarım bir gün… Sevgiler.

(Görsel: Catherine Hyde)

“Babam dönüp bana baktı ve birden başımdaki örtüyü çekip fırlattı.” için 2 yanıt

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir