Merhaba. Bunu paylaşır mısınız, bilmiyorum ama yine de yazacağım. Aslında nasıl başlayacağımı bilmiyorum ama birkaç şey söylemek istiyorum. Ben de buradaki çoğu kız gibi istemediğim halde kapalıyım. Aslında en başlarda hevesliydim ama daha sonradan istemediğimi fark ettim. 7. sınıfın 2. döneminde kapanmıştım. Ailem, dışarıdan bakınca beni zorla kapatmamış da sanki ben kendim istemişim ve o yüzden kapanmışım gibi lanse ediyordu. Fakat bunun böyle olmadığını birkaç yıl sonra fark ettim. Evet, eskiye bakınca hevesliydim çünkü başka seçeneğim yoktu. O sene olmasa diğer sene mutlaka kapanacaktım. Bunu biliyordum ve bu gerçeği bilmeme rağmen bilmiyormuş gibi davranıyordum. Her neyse, aradan biraz zaman geçti. 9. sınıfa geçecektim, anneme açılmak istediğimi söyledim. Annem, “Ne saçmalıyorsun, git başımdan” dedi. Ben de pes edip gitmiştim. O sıralar kendime sabretmem gerektiğini söylüyordum çünkü yapabileceğim başka bir şey yoktu. Bu arada ortaokulda ve lise 1. sınıfta İmam Hatip’te okuyordum. Arkadaş çevremin tamamı da kapalıydı.
10. sınıfa geçtiğime Anadolu’ya geçmek istedim çünkü artık İmam Hatip’lerden nefret ediyordum. Babam başta istemese de Anadolu’ya geçtim. 10. sınıfa geçince tekrardan açılmak istemekle alakalı düşüncelere kapıldım ve yine annemin yanına gittim. Benim için üzülüyordu, bunu biliyorum ama ne yapabilirim? Ben daha çok üzülüyordum, her gece bu konuyla alakalı ağlayan hep bendim. Annem yanıt olarak yine “Hayır” dedi; çok üzüldüm, çok ağladım. Birkaç ay sonra annem yanıma geldi, “Bir şey mi oldu?” diye. Ben de “Yok bir şey” deyip odama çıkmıştım, sonra annem odama geldi, yine açılmak istediğimi anlattım. Bu sefer “Hayır” demedi, babama söyleyeceğini söyledi. 1 hafta sonra babam geldi, benimle konuştu, olması gerektiği gibi nasihat verdi. Zaten ben de nasihat vermesini bekliyordum, eline Kur’an aldı, oradan bir şeyler açıkladı, nefsime sahip çıkmam gerektiğini falan söyledi. Babam bunları anlatırken bile ben tekrardan babama bu konuyu nasıl açabileceğimi düşünüyordum çünkü bu kadar istiyordum. O konuşmanın ardından birkaç ay geçti, şimdi tekrar konuyu açmak istiyorum ama asla cesaret edemiyorum. Sizce ne yapmalıyım? Okuyan herkese çok teşekkür ediyorum.
(Görsel: Henri Matisse)