Normalde buraya yazacağımı düşünmezdim ama şimdi buradayım. Ben 15 yaşındayım, daha önce hiç bir iş deneyimim veya kendimi başkalarına açıkladığım bir anıya sahip olmadım.
Annemin garip bir kuklasıydım. Asla sevildiğimi veya sevilebileceğimi düşünmüyorum. Ne gelecekte ne de şimdi. doğurduğu öz kızından neden nefret eder ki bir insan? Annemle hayatım boyunca hiç iyi anlaşamadım. Hep ablama benden daha çok değer verdiğini düşünür ve onu kıskanırdım. Annem beni yaptığım hiçbir şeyde desteklemedi, insanlardan uzakta, tamamen asosyal ve internete bağımlı bir çocuk olarak büyüdüm çünkü evde kimse benimle ilgilenmezdi. Kimse neden bu kadar baktığım ile ilgili bana kızmazdı, ben de kimseye gidip konuşmazdım. Babam işinden dolayı sürekli uzak yerlere gidip gelirdi, bu sebeple çok konuşmazdık, o yüzden onunla ilişkim iyi/kötü veya çok fazla anım var diyemem.
Hayatta hep bir şeylere ilgi duymaya çalıştım ama fikirlerim kimse tarafından önemsemediği için bıraktım. Ne zaman bir şeye hevesim olsa, annem beni insanların önünde küçük düşürürdü. Sınıf veli toplantılarında çocuklarını övmek için her şeyi yapan kadınların yanında beni aşağılardı, hastalandığımda ve hoca beni alması için aradığında yeniden sınıfta aşağılardı. Onun tarafından hep küçük düşürüldüm. Ne zaman kendime yeni bir pantolon, ayakkabı vs almak istesem hevesimi yerle bir eder. bir elbise denerim “çok kısa” der ve hevesimi yeniden yerle bir eder. Onun yüzünden o kadar özgüvensizleştim ki iki ayda diyet yapmadan dokuz kilo verdim, hâlâ daha dar ve kısa şeyler giyemem. Kendisi de izin vermez zaten, ne zaman bir şey yapmama izin verdi ki…
Annem beni yıllarca yavaş yavaş öldürdü. Hayattan nefret ettirdi, aşağıladı, ve ben hiçbir şey diyemedim. Hep kendime kızarım, “Neden o an bunu yapmadın?” diye, ama sonra onları yaşarken ne kadar küçük olduğumu ve düşüncelerimin kimse tarafından önemsenmediğini hatırlarım.
Annem “dindar” bir kadındır. Asla vücudumuzu aşırı belli eden veya kısa, askılı şeyler giymemize izin vermezdi. Aslında şu an da vermiyor ama dışarı çıkarken üzerime bir gömlek geçirip girdiğim avm’nin tuvaletinde çıkarırım, eve döneceğimde de geri giyerim, bunu yapmak zorunda kalmak çok üzücü ama mecburum. Ölsem umursamayacak bir kadına yıllarca katlandım, iki yabancı olarak yaşadığımız babamdan ve aptal ablamdan bahsetmiyorum bile.
Annem muhtemelen o hayatında hiçbir zaman fikirlerini reddetmeyip kabul ettiği, tesettürlü olduğu için ablamı daha çok sever. Hep onu över, her şeyde destekler. Ablam bir şey almak istediğinde ne kadar olursa olsun düşünmeden verir, bir pantolon almak için resmen yalvardığım kadın ona böyle davranır. ablamı insanların karşısında över, sever. Kimseye kötü yanlarını söylemez.
Hayatım boyunca ablamı kıskandım. Ondan nefret ettim, ölmesini diledim. Ne kötülük varsa yaptım, ikisinden de nefret ettim, tüm kalbimle onları ezmek istedim. Gelecekte onlarla görüşmemek için her şeyi yapacağım, numaramı değiştireceğim ve doğduğum şehirden kaçar gibi ayrılacağım, bir daha aramayacak ve ziyaret etmeyeceğim. Benim onların kızları olduğumu unutmalarını sağlayacağım. Yıllarca bunu düşündüm.
Bu satırları ağlayarak yazıyorum, bu düşünceler depresyonuma ve uykusuzluğuma sebep olmaya başladı diyebilirim. Kendimi insan olarak değil de erkeklerin beğenisine sunulmuş eşya gibi hissediyorum. Okuldan döndüğümde sadece bir ölüymüş gibi yatıyorum ama uyumuyorum, öylece tavana bakıyorum. Bazen halıya yatıyorum, bazen kapının yanına. Geceleri iki saatten fazla uyuyamıyorum. İğrenç hissediyorum, kendimden nefret ediyorum. Yine de, bunu bunca zaman kimseye belli etmedim. Hep gülümsedim, artık benim için işkence olsa bile bunu yapmaya devam ettim. Evde bir ölüye benzesem bile dışarıda mutlu gibi görünmek istedim. bir kez de ben mutlu olayım övüleyim istedim. Annemin beni bir kez bile övmeyişinden midir bilmem ama beni biraz bile öven kadın öğretmenlerimi hep annem olarak düşünürdüm, neden benim annem böyle değildi? Neden beni doğurup bir kenarda ilgisizce büyütmüştü? Neden yeteneklerimle ilgili kurslara göndermek yerine aptalca hiçbir şey öğretmeyen bir kuran kursuna gitmiştim?
Neden sevilmedim?
Ben kimseye söyleyemeyeceğim, benimle mezara gidecek bu düşüncelerimi burada paylaşmak istedim. Kimse gerçekten ne hissettiğimi anlayamayacak. eğer siz de benim gibi hissediyorsanız benim gibi yalnız hissetmeyin, çünkü sizin gibi düşünen ben varım. Böyle yetiştim ve böyle öleceğim, kader budur. Ne kadar imrenirsem imreneyim, asla sevgi dolu bir hayata sahip olamayacağım.