İlkokulda başladı başörtüsü nefretim. Din kültürü öğretmenimiz bir gün derse başörtüsü takın gelin, demişti. Arkadaşlarım hepsi lavaboda heyecanlı bir şekilde takıyorlardı, ben ise iğrenerek. Nasıl yapacağımı bilmiyordum ve görüntüsünün hiç güzel olmadığını düşünüyordum. Hiçbir baskı yoktu üzerimde, kendi düşüncelerim nefretti. Ortaokulda zorla imam hatibe gönderildim, hiç istemedim. Kendi görünüşümden aşırı nefret etmeye başladım. O yüzden o zamanlar özgüvenim sıfıra indi. Zorla ferace giydirdiler. O yaşımda dinle alakalı olumlu hiçbir düşüncem yoktu. Her şey zorla yaptırılıyordu o yüzden hep nefret ettim. Ortaokulu zar zor bitirdim, TEOG’a girdim. Yerleştirme aşamalarını yapacağım. Yazın ailem yatılıya verdiler. Kurstaki hocalar bile imam hatip yazın diye baskı yapıyordu. Onlardan da bin kere nefret ettim. O yaz annem bilerek açıkta kalmam için puanımın tutmadığı okulları yazdı. Liseye gitmemi istemiyordu. Gerçekten de açıkta kaldım, daha sonra tekrar seçim yaptık yine açıkta kaldım. Tekrar yaptık ve yine. En son ağladım zırladım ben açıkta okumam, diye. Milli eğitime gidip boş kontenjanı olan okullara baktım. Hangi okul olursa olsun örgün gitmek istedim. Puanımdan çok çok düşük bir meslek lisesine kayıt oldum. Okula gittiğimde annem bana “Gör bak gideceğin okulun haline nasıl.” diyordu. Bahçede kız-erkek oturuyorlardı. Olay sadece bu. Söylene söylene gittim o okula.
Gideceksen ferace giyeceksin yoksa okuldan alırım, diye diye yolladı. Evden çıkarken giyip okulda çıkarıyordum. Neden nefret ederek taktığım bir şeyi zorla yaptırırsın ki? Aklım almıyor. Daha sonra üniversite sınavına girdim. Lisede hayal ettiğim bölümü şehir dışında kazandım. Güvenmediği için göndermedi. Tekrar çalış burayı kazan, dedi. Mezuna kaldım. Dershaneye yazılmak istedim. Onun için de ayrı tehdit etti. Dershaneye gideceksen pantolon giymek yok uzun giyeceksin, bu ferace giyeceksin vs. vs… Dershaneye ağustosta başladım, başladığım günden beri ise hep tehdit vardı. Namazını kılmazsan dershaneden alırım falan. En son dayanamadım kasım ayında bırakmak istedim. Bu sefer de oyundan iyilik yapıyormuş gibi görünüp bırakma, dedi. Bırakmasam yine tehditlerine devam edecekti. Bıraktım, evden çalışmaya başladım. Lisede hayalim olan bölüme gitmeme izin yoktu. İç mimarlık, grafik tasarım hiçbir mesleği beğenmedi. Öğretmenlik kazan, dedi. Resim öğretmenliği hariç… (Dinle alakalı). Tekrar sınava girdim. Sadece tek bir öğretmenlik tutuyordu o da şehir dışıydı. Olduğumuz şehri ve çevre illeri en başa yazdım. Öğretmenliğin tuttuğu şehri ise en sona. Bu sefer de branşımı beğenmedi, ben anlamam ondan n’apacaksın orada 4 sene ona mı verilir, vs. konuştu. Tercihler açıklandı ve öğretmenliğin olduğu şehir çıktı. Yine bir sürü söylendi. Neden orayı en başa yazdın, diye azar yedim. Tercih sıramı attım en sonda diye, yine tatmin olmadı. Beni her gördüğü yerde laf sokmaya başladı. Zar zor bir şekilde ikna etmeye, sevdirmeye çalıştım. Yurt başvurusunu da kazandım.
Bir aksilik çıkmazsa gideceğim, ama annem hala bana söylenmekle meşgul. Benden hiçbir şekilde şikayet duymamasına rağmen senden korkuyorum diyor. Başörtünü açacaksın gibi geliyor diyor. Göbeğini oralarda açma, diye sürekli tehdit. E madem aklın bende kalacaktı korkuyordun zorla yapmasaydın?? Ben istemediğim halde neden yaptın? Ne olduğumu kabul edip yollasaydın da aklın kalmasaydı! Yurt eşyalarımı söylene söylene aldı. Oje sürdüm diye satanist dedi. Hiçbir şekilde salmadı hep darladı. Pantolon giydim diye or*sbu diye ima etti. Hiçbir şeyimden memnun değil ve olmadı olmuyor. Bol pantolon giyiyorum bu sefer, ya üstümdekine yada başörtümün şekline karışıp duruyor. Dışarıda bir yere gidiyoruz, paçanı kaldır şuranı şöyle yap böyle yap diye darlıyor. Normal bir akşam yemeği bile yiyemiyorum. Durmuş beni izliyor açığımı yakalamak için. Yemekte göbeğim yanlışlıkla açılıyor, hemen azarlıyor. Sutyenimin ipi gözüksün hemen azarlıyor. Ben onun öz kızıyım, ama benim yanımda bile şort giyemezsin, diyor. Sıcak havada uyurken bile şort giyemezmişim??
Sırf okula gidebilmek için eğitimimi tamamlamak için bu eziyete katlanıyorum. Bana bunu çektirdiği için onun dininden nefret ediyorum. Kendimi hiç beğenmiyorum. Hala özgüvenim yok. 10 senedir perişanım, aşırı sözlü şiddet var. Sürekli tehdit duymaktan bıktım usandım. 19 yaşındayım, kendimi üniversiteye giderek kurtarmak istiyorum. Tek istediğim özgür olabilmek. Hiçbir ahlaksızlığım, küfürüm, alkolüm, sigaram, kötü alışkanlığım yok. Sadece istediğimi giyebilmek ve saçlarımı açabilmek hayalim. 21. yüzyılda bir insanın hayali istediğini giyebilmek olmamalı ya. Bana bunları yaşattığı için affetmeyeceğim. İlerde başarıp saçlarımı açabilirsem, bu 10 sene içinde bana zorla giydirdiği şeyleri o nefret ede ede taktığım başörtüyü iğrenç feraceyi yakacağım. Yakarken hiç de canım acımayacak. Bu 10 sene içinde benim canım çok yandı. Hala çok kötü tehditli bir hayatta yaşıyorum. Bundan kurtulmak için uğraşıyorum. Umarım bir gün yapacağım, bunu başaracağım ve ilerde anne olursam ona hiçbir zorluk yaşatmayacağıma söz veriyorum.
““Okula gideceksen ferace giyeceksin yoksa okuldan alırım”” için bir yanıt
merhaba, insanların böyle şeyler yaşadığını bilmezdim. yazdığın satırı, her şeyi şaşkınlıkla okudum. yaşadıkların çok zor ama direnmişsin. üniversite kazanıp giderek en doğru olanı yapmışsın. böyle devam et! sakın vazgeçme sonrasında iş bul ve onlardan bağımsız istediğin gibi giyinip süsleneceğin bir hayat kur! lütfen…