18 yaşındayım.
Başörtüsünü zorla örtme durumuyla 5. sınıftayken tanışmıştım; bu 11 yaşıma tekabül ediyor. Bilirsiniz, ergenliğe girmeyen bireyler İslam dinine göre henüz hiçbir şeyden sorumlu değildir. Ben 11 yaşında, ergenliğe girmemiş biri olarak annemin zorlamalarına, tehditlerine hatta dayaklarına maruz kalmıştım. Babam bana karışmıyordu ama annemle geçimi bozulmasın diye beni o da zorluyordu.
Yaşamayan bilmez; çok kötü bir duygu, her zaman ağlıyor ve ölmek istiyordum. Kız kardeşim de olmadığı için her şeyi kendi içimde yaşamak zorundaydım. Hatta annem 2 erkek kardeşimi de tembihlemişti. Eğer herhangi bir yerde başımı açarsam anneme haber vereceklerdi. Psikolojimin ne kadar bozulduğunu tahmin bile edemezsiniz.
Çünkü 11 yaşındaydım; 11.
Bilirsiniz, bazı aile tiplerinde size herhangi bir seçim hakkı tanınmaz, ailen ne söyler ne isterse o olur. Ama işte ben istemiyordum ve bunu anneme çok kez söyledim. Annem gibi biri beni hiç dinler mi? ‘’Başörtülü annenin başörtüsüz kızı derler sana’’ , ‘’İstersen götünü de aç millete’’ , ‘’Seni bu evden atarım’’ gibi sözler duymak benim için son derece olağandı. Liseye geçene kadar direndim, gittiğim yerlerde saçımı açtım ama dayak yemekten de kurtulamadım. Liseye geçtiğimde mecburen başörtüsü taktım. Şimdi lise sonu bitirdim ve üniversiteye gideceğim. Başörtüsü taktığım halde üzerime uzun bir şeyler giymeliymişim, giymezsem annem edepsiz olduğumu söylüyor.
Hala istediğim kıyafeti giyemiyorum, hala kararı ben veremiyorum. Annem üzerimde her zaman psikolojik bir baskı kuruyor ve ben çöküyorum. Sokakta, akrabaların içinde ya da herhangi bir ortamda erkeklerle tokalaşmam yasak. Hani haberlerde, sokakta bir kadının giyimine, gülüşüne karışma haddini kendinde bulan ahlak savunucularını görüyoruz ya. İşte o kişilerden biri de benim annem. Tek farkı bu davranışı şimdilik yalnızca bana yapması. Annem dışarıdan kendisine bir tepki gelmemesini istediği için hayatıma müdahale ediyor. El âlem ne der diyerek beni nasıl istiyorsa öyle tasarlıyor. Evet, şu an 18 yaşındayım ve hala aynı şeyi yaşıyorum.
Ben de istediğim gibi, nasıl mutlu hissediyorsam öyle giyinmek, saçlarımı savurmak, boyamak, şekil vermek istiyorum. Sadece özgür olmak istiyorum.
Müslümanım ve İslam dinini seviyorum. İslam dininin hoşgörü dini olduğunu da biliyorum. Ahlak ve terbiyenin başörtüsü takarak hallolacağına inanmıyorum. Belirleyici olanın insanın içindeki iyilik ve sevgi olduğunu düşünüyorum. Çünkü öğretilene göre Allah kalplere bakar ve kalplerimizin içindekini bilir. Düşüncelerim ve yaşantım birbirine çok zıt. Buraya yazıp içimi dökmek bile beni rahatlattı. Başörtüsü düşmanı değilim, başörtüsüne karşı değilim. Sadece insanın bir şeyi kendi isteğiyle yapması gerektiğini savunuyorum. Şimdilik her ne kadar buna kendi hayatımda izin verilmiyor olsa da gördüğüm her yerde bunu söylemeye devam edeceğim.
(Görsel: Paula Rego)
“Sadece özgür olmak istiyorum.” için 4 yanıt
>basortusu istemiyorum
>muslumanim
pick one
Bu birini seç baskısı da başörtüsü tak baskısından farklı değil, seni ilgilendirmez ve birini seçmek zorunda değil.
Müslümanım diyebilmek için her emri eksiksiz yerine mi getirmek gerekiyor? Seç birini derken Yaratıcının kibirli olma emrine karşı geldiniz, artık siz de mi müslümanım diyemeyeceksiniz? Yoksa günahsız mı geldiniz bugüne kadar?
Vazgeçme