Merhabalar. Ramazanla beraber benim çektiğim eziyet de arttı. Ben aşırı dindar bir ailede büyüdüm; ailem, tamamen sağ odaklı ve menzil tarikatçısı bir ailedir. Şu an 18 yaşımdayım. 15 yaşıma kadar ben de ailem gibi dindar biriydim. Aslında dini, eşcinselliğimi bastırmak için kullanıyordum. Bu birçok eşcinselin kendisini gizlemek için giydiği bir elbisedir, taktığı bir maskedir. Ortaokuldan sonra TEOG sınavına girdim ama tercih yapmadım çünkü bir medreseye kayıtlıydım. 7 yaşımdan beri Süleyman Efendi, Mahmut Efendi ve menzil denilen tarikatların Kur’an kurslarına gittim. Oralarda kendimi yiyip bitirdim fakat sonuçta bir şekilde kendim olmayı başardım. Bu, tabii ki ortaokul öğretmenim sayesinde oldu.
Dediğim gibi, o sene bir lise tercihi yapmadım. Medresenin kapısından ilk kez gireceğim o gün ortaokul öğretmenim beni aradı ve “Semih, sen ne yaptın? Hayatını karartıyorsun, lütfen gel ve konuşalım” dedi. Ben o zamanki cahilliğim ile onu hiç ciddiye almadım. Fakat yatılı kurs çok farklıydı, bir kere yazın gittiklerime hiç benzemiyordu. Sanki onlar sadece çocukların gözünü boyamak için oluşturulmuştu. Kursta öncelikle roman okumam yasaklandı. Gizli gizli götürünce el koyuyorlardı. Açık öğretime kayıt olmuştum, kursta açık öğretim derslerimize çalışmamız da yasaktı. Telefonlarımız elimizden alınıyordu, size bir şey olsa ailenize ulaşmanız mümkün değildi. Ben geceleri çok korkan biriyim ve müzik bana güven veriyor. Kurstayken bu sebeple kullandığım mp3 çalarım vardı, orada o da yasaklandı. Bir gün kursta müzik dinleyerek uyurken hocam beni uyardı ve mp3’ümü elimden aldı.
İslam’dan soğumaya başlamıştım. Elbette bunun tek sebebi hocanın yaptıkları değildi. Gördüğüm fıkıh, kelam dersleri ve Arapça bilgim ile okuduğum şeriat kitapları beni İslam’dan açıkça uzaklaştırıyordu. Bir gün Yasin suresini ezberledik ve ezber dersi vereceğiz. Ezber almadan önce hoca geldi ve liseyi açıktan okuyan bizlere sordu; “Hangi meslekte çalışmak istiyorsunuz?”. Herkesten ‘hoca olmak’ cevabını alan hoca, benim milletvekili olmak istediğimi duyunca çok şaşırdı. Bana dediği ilk şey “Mecliste yemin ederken gerçekten yemin edersen kâfir olursun, dikkat et” oldu. O gün, gün boyunca bunu düşündüm. Bunlar meclisi bile amaçlarına ulaşmak için bir köprü olarak görüyor ve amaçları için yalan söylemeyi doğru buluyorlardı. Oysa fıkıhta öğrenmiştik; Allah, yalanı ve özellikle de yöneticilerin yalan söylemesini kınamıştı! Bu benim için bardağı taşıran son damla oldu; bavulumu nasıl topladım, gizli gizli nasıl kaçtım, anlatamam. Kaçtıktan sonra soluk aldığım ilk yer ortaokulumun kapısı oldu. Ortaokul öğretmenim sayesinde bir sonraki sene liseye başladım. Çok mutluydum. Belki de okula giderken hiç duymadığım heyecanı şu an liseye giderken duyuyorum. Okul, bütün kısıtlamalarına rağmen o kadar özgür olduğumuz bir yer ki…
Şu sıralar ailem dine tekrar bağlanmam için bana zorla oruç tutturuyor. Eşcinsel olduğumu öğrendiler ve birkaç kez ölüm tehdidi aldım. Şu an hala onlarla yaşıyorum. Üniversite sınavı için elimden geleni yapıyorum. Artık hem ailemden hem de İslam’dan nefret ediyorum. Annemin ve anneannemin yüzünü görmek istemiyorum.
Şimdi bazı insanları buradan seslenmek istiyorum;
Öğretmen! Dersin son 5 dakikasında bile olsa öğrencine özgürlüğün ne kadar güzel bir şey olduğunu öğret. Öğrencin sağcı ise onun yaptıklarını lütfen yargılama. Sen sadece onun önyargılarını kır. Mesela bir gün ben sınıfta Arapça bir şey yazarken solcu bir öğretmenim benim defterimi yırtmış ve çöpe atmıştı ve bu beni çok derinden etkilemişti. Bunu yapma. Bazen en güçlü silah, öğrencinin bildiği yanlışı kanıtlamaktır. Öğrencilerinle kavga etme, münazara et.
Merhaba eşcinsel dostum! Kendinden asla utanma. Sen evrimde payı büyük olan birisin; LGBT bireylerin evrimde çok büyük bir katkısı var, bunu sakın unutma. Medrese, herhangi bir doktor veya bir din seni tedavi edemez çünkü sen hasta değilsin! Şunu bil ki hayat senin için halihazırda zorken, bu ülkede iki kat daha zor olacak. Ben eşcinsel bir insanım ve zamanında ben bile eşcinselleri yargıladım. Eğer sen yargıladığım insanlardan biriysen senden çok özür dilerim, sen mükemmel bir insanmışsın. Unutma, bu ülkede sadece zenginler ahlaksızlık ile yargılanmaz. Eğer paran varsa ve sana muhtaç birileri varsa yalnızca o zaman senin ne yaptığın ile ilgilenmezler. Lütfen oku. Dışlandığın için okulunu bırakma. Kitaplarına ve derslerine sarıl. Öğretmenlerin ile aranı sıkı tut.
Hey sen! Ailene köle olma. Onlar seni ne ölçüde seviyorsa sen de onları o ölçüde onları sev. Üzgünüm, bir insan istenmediği ya da sevilmediği bir yerde yaşamamalı.
Belki de en önemlisi burası benim için; solcu görüşe sahip biri, ateist bir insan, farklı dinden bir birey veya belki eşcinsel bir insan! Yobaz bir düşünce sistemine sahip olduğum zamanlar vardı ve o zamanlarda belki seni değil ama senin gibi olan birini mutlaka dışladım. Senden ve hepinizden bu yüzden özür diliyorum.
Son olarak, bu siteyi kuranlara çok teşekkür ediyorum.
Sevgi ve aşk ile kalın.
(Görsel: Gonzalo Martínez Moreno)
“Eşcinsel olduğumu öğrendiler ve birkaç kez ölüm tehdidi aldım.” için 8 yanıt
Merhaba Semih bende bu yılla kadar LGBT karşıtıydım hoş bulmazdım ama bunda ailemin katkısı olduğunu gizleyemem. Bu konuda baya araştırma yaptım bunun doğuştan var olduğunu hiçbir şekilde hastalık olmadığını öğrendim. Seninle konuşmak sana destek olmak isterim. Asla kendini üzme sen çok değerlisin bir insanı cinselliği değil sadece fikirleri ve düşünceleri belirler. Bana yazmanı umuyorum instagram lll.ozge.ll “Gökyüzü gökkuşağıyla güzeleşir o renklerde sende varsın bende veya bir başkasıda bir rengin gidişi bile güzelliği bozar lütfen rengini bozma gitme güzelliğinle kal. Sevgilerle*
Ne de güzel yazmışsın. Umudunu yitirme, üniversitede olduğun gibi görünebileceksin. Yolun açık ve aydınlık olsun!?
@asudeath seninle konusmak isterim ben de az kalsin medreseye gidiyordum hatta oraya gitmek icin ne kadar agladim babama, o benim okumami istiyordu. Medreseye ramazan ayi icin deneme olarak gittim ve butun beynim yikandi onlar gibi oldum hocalar okuduklari yillari pismanlikla anlatiyorlar, teknolojiyi ulkecek gelismeyi ise yabanci devletler bizim icin yapiyorlar zaten gozuyle yanlis goruyorlardi ben ise sorgulmiyordum mukabeleye gittim her gun ve oturmaktan dizlerim agriyordu aglayacak duruma geliyordum ayaga kalkmak hocaya saygisizlik diye kimse umursamiyordu beni ben de katlaniyordum suna bakar misin oradan kurtulup liseye gittigim icin cok mutluyum ayni senin gibi ancak yine sacmaliklardan kurtulamadim, imamhatipe yolladilar..
Merhaba
Ben de ailemin isteği üzerine bir tarikata bağlı yurda girdim başından beri hep okumak istedim ama onların isteği daha ön plandaydı benim için yaparım sandım mutlu olurum sandım 2 senedir yurttayım olabildiğince soğudum dinden üniversite sınavına hazırlanmak için evde kalmak istediğimi söyledim bunu aileme açtığımda okuyup erkeklerle mi geziceksin gibi cümleler kullandılar kafam aşırı karışık ne yapsan iyi olucak bilmiyorum..
kendini donanımlı bir birey, ayakları üzerinde durabilen biri yapmak için çaba harca. kolay değil ama sen değerlisin ve güçlü olduğunda özgürleşebilirsin. sevgiyle
Benimde babam belirttiğin tarikata bağlı yıllarca bizide mecburen zorla götürdü ve hayatımız babam oraya gittiği günden beri alt üst oldu yani 25 yılımız boş bomboş abartı bir bağlılığı var vereceğimiz tüm kararlarda bize karşı çıkar menzile sormadan olmaz der ve ne hikmetse hicbirzaman menzilden de olumlu cevap gelmez hayatımızı mahvetti babam çocukluğumuz okul hayatımız gençliğimiz bitti gitti nefret ediyorum….
Bolca kalp kalp kalp. ❤
Merhabalar yazdıkarınızdan çok etkilendim. Benimde benzer zihniyete sahip bir ailem var ve tecrübelerinizden dolayı sizle iletişime geçmek istiyorum. Lütfen bu mesajı görürseniz bana yazar mısınız? [email protected]
Desteğinizin beni ne denli rahatlatabileceğini tahmin bile edemezsiniz. Sevgilerle