Merhabalar. Yazılanları okuduktan sonra ben de hikayemi anlatmak istedim. Ben şu anda hafız, İmam Hatip’te öğrenim gören ve aynı zamanda dininden vazgeçme eşiğinde olan bir kızım. Hafız olmak tamamen kendi isteğimdi, 11 yaşındayken seçmiş olduğum bir istekti.. Evet, çok saçma geliyor değil mi? Bana da öyle geliyor.
Ailem, oldukça muhafazakar bir aile. Ben de öyle büyüdüm, ilkokuldan sonra aklımdaki tek düşünce İmam Hatip’e gitmekti çünkü böyle büyütülmüştüm. Belki bilenler vardır, okul ile beraber yapılan hafızlıklar var; hem ortaokul eğitimi görüyorsun hem de hafızlık yapıyorsun. Evet, ikisi de yarım oluyor. Ben bu hafızlığın bana ağır geldiğini 12-13 yaşlarında iken fark ettim. Yapmak istemiyordum, eğer hafızlığı bırakırsam normal bir okula gidecektim ama benim eğitimim sınıfımda olan herkesinki gibi yarımdı. O yüzden cesaret edemedim. Korktum. Zorla bitti o hafızlık ama bittiğinde benim de psikolojim bitmişti. Tek derdim vardı, artık iyi bir liseye gidip hayatımı değiştirmek istiyordum. Ama tahmin edersiniz ki olmadı.
Okul ile birlikte hafızlık da yaptığım için iyi bir yer kazanamadım ve bulunduğumuz ilçedeki en nefret ettiğim okul olan İmam Hatip’e gitmek zorunda kaldım. Şu an oradayım ve 10. sınıfa geçtim ama artık bu ortamlarda bulunmak istemiyorum.
Saçlarım… Özellikle saçlarımı çok seven biriyim hatta saçlarıma aşığım desem yeridir ama benim saçlarım, her gün bir bez parçası ile örtülüyor, örtüyorum. Neden o bez parçası? Beni nasıl Allah’a kazandırıyor? Anlamıyorum. Saçımı her kapattığım gün, kendimden nefret ediyorum.
Dışarıdan şöyle görülen bir kızım; dışarı çıkmayı sevmeyen, mutsuz, depresif; oysa ki sadece başörtüm yüzünden dışarı çıkmıyorum ve sadece ellerimdeki o görünmeyen zincirler yüzünden böyleyim… Artık kurtulmak istiyorum şu zincirlerimden. Kendim olmak istiyorum ya! Kendi olduğu için nefret edilen biri olmak istemiyorum ama şu anki hayatım kendim olmama izin vermiyor. Tek isteğim yaşadığım yerden kurtulup özgürce saçlarımı açmak… Saçlarımı rüzgarda hissetmek istiyorum. Umarım bu günleri yaşarım.
Saçımı açmak istiyorum ama dediğim gibi ailem muhafazakar bir aile. Açılmak istediğimi söyleme hakkım bile yok, cesaretim de yok zaten. Ailem olmadan yaşayamayacak biri değilim çünkü onlar da öyleler. Ben kendimi bu ülkeden veya şehirden attığım zaman, işte o zaman saçlarımı açacağım ve gerçekten mutlu olmaya çalışacağım…
Hiçbirimiz yalnız değiliz. Bir gün hepimiz zincirlerimizden kurtulacağız ve o imkansız görünen şeyleri yaşayacağız. İşte o zaman bizden mutlusu olmayacak. Hepimizin kendi hayatını, en yakın zamanda ve en istediği şekilde yaşaması dileğiyle…
(Görsel: Léon Spilliaert)
“Hafızlık zorla bitti ama bittiğinde benim de psikolojim bitmişti.” için 5 yanıt
Ne güzel konuştun öyle duygulandım.. aynı durumdayız istersen instagramdan konuşabiliriz @Elifsaydannn
Seni anlıyorum çünkü aynı şeyleri yaşıyoruz konuşmak istersen yazabilirsin instagram hesabım Ummu3037
Gerçek hesap olması ihtimali var, ya değilse.
Bence yalan konuşup insanları nasıl dinden soguturum acaba çabası Allah akıl fikir versin
Sonuçta kendin istemissin hafizligi istemiyorsan biraksaydin zorlamasaydin onunda vebali olurdu ama bu hale gelmezdin en azından şimdi hem tesetturden hem daha dinden sogumussun.. asıl ozgurlugun tesettürde olduğunu acildigin zman anlicaksi.herkesin kötü bakislarina nazarlarina istismarına maruz kaldığında. Allah bizim tesetturumuzu kendi için değil yine bizim için istiyor. Sen kiymetlisin ve kıymetli şeyler derin yerlerde muhafaza edilir. Senin elmasın olsa herkese gostermicegim gibi Allah da seni korumak istiyor yine senin için.umarim birazda olsa iyi gelir söylediklerim. Egerki konuşmak istersen bana yaz.