Merhaba, hemen konuya gireyim. İki yıldır yaşadığım işkenceyi bastırdım hep içimde. Ama birkaç gün önce öylece çıktı bu sayfa karşıma ve benim gibi hatta benden daha çok zorluk yaşayan ne çok insan varmış dedim ve o gün karar verdim artık bunu aileme açıklayacağıma.
Öncelikle yaşadığım yeri ve ailemi anlatmak istiyorum. Küçük bir ilçede, herkesin birbirini tanıdığı bir yerde yaşıyorum. Yaşadığım yerde bu yaşıma kadar gördüğüm çoğu insan fazlaca ön yargılı ve herkesin arkasından konuşmaya meyilli. Yine de buna göre çok güzel bir ailede dünyaya gelmişim. Babam ve annem çok anlayışlı insanlar. Anne tarafım dindar insanlar ama baba tarafım daha rahat. Babam da nasıl giyineceğimize, örtünüp örtünmeyeceğimize karışacak bir insan değil, fakat annem öyle değil. Bu yüzden babam da annemi dinleyip zorluyor bu konularda. On beş yaşıma kadar annemin babama ve babamın da bana baskısıyla kapandım. Bunun için hiç şiddet görmedim. Ama daha ortaokula giderken namaz kılmadığım için annemin beni dövdüğünü hatırlıyorum. Kapanırken çok hevesliydim, zaten ortaokulu da liseyi de İmam Hatip’te okudum. Yaşadığım yerde de tek tük örtünmeyen kadın vardır. Tabii bu durumda benim de kapanmama şaşırmamalı.
Üç senedir kapalıyım, ama iki senedir bu yaptığımdan çok pişmanım. Aileme söylemek için üniversiteye gitmeyi bekledim. Şu an uzaktan eğitim var, fakat okul açılana kadar hem aileme hem de bana alışmak için zaman olur diye anneme anlattım. (Bu sayfa karşıma çıkmasaydı buna cesaret edemezdim.) Babamla böyle konuları konuşabilen biri olamadım hiç. Halbuki çocukla çocuk olabilen ve gerçekten iyi bir baba. Annemi de babamı da çok seviyorum. Ama biliyorum ki daha fazla örtünürsem onlardan da soğuyacağım. Anneme anlattığımda şeytan seni eline almış, gibi bir sürü şey söyledi. “Bir hocanın yanına gidip konuşalım kafan karışmış senin.” dedi. Beni anlamaya çalıştı. Beklediğimden iyi sonuç almıştım. Ama anneme bu kararımın değişmeyeceğini anlattım. Ne kadar istemese bile benim özgür bir insan olduğumu ve kapanırken nasıl bir şey yapmadılarsa açılırken de bir şey yapmayacaklarını söyledi.
Bugün dışarı çıkarken örtünmek yerine bere taktım kafama. Benim de yavaş yavaş alışacağım bir süreç olacak. Ailemin de. Tek korkum babamın buna izin vermemesi. Babamla ilişkimiz çok iyi ve bunu bozmak istemiyorum. Umarım beni anlar. Çevredeki insanların tepkisine kulağım sağır, bakışlarına kör olacağım. Ben bunu henüz başardım sayılmam, yolun yarısından fazlası bitti. Babamın gelip benimle bu konu hakkında konuşacağını biliyorum. Onunla konuşmadan bir şeyler yapmak istemiyorum, yoksa çok fazla üzülür. Zamanında da annemin beni erkek arkadaşlarım konusunda anlaması için çok bedel ödemiştim ve başardım. Bu kez de başaracağım. Siz de inanın bu yolda yürüdüğüm dostlarım. İnanın ki başarmak, savaşmak daha kolay olsun ve hemen boyun eğmeyin. Eminim benim hikayem şiddet gören, eğitimleriyle tehdit edilen, intihar etmeyi bile göze alanlarınkinden çok fazla basit. Ama hepimiz aynı yoldayız. Yalnız yürümüyoruz. Ve bu sayfayı takip edip okuduğum hikayelerin ortak noktası hep pes etmemekten geçiyor. Bir şekilde bizi kabullenecekler bunu unutmayın. Sizi seviyorum.
(Görsel: Émile François Chambon)