Babam, eğer başımı açarsam üniversite hayatıma devam edemeyeceğimi belirtti ve kararı bana bıraktı.

Aslında her şey çok basit. Buraya sayfalarca ne yazsam, ne desem bilmiyorum. 18 yaşındayım. Bir üniversitede 2. sınıf öğrencisiyim. Çok da güzel bir bölüm okuyorum, asla vazgeçmek istemediğim bir bölüm. Zaten okumayı hep çok sevmişimdir. Bunları neden söylediğimi birazdan anlayacaksınız.

12 yaşımın sonundayken, her Ortadoğu toplumunda olduğu gibi ben de ‘Regl olan kız çocuğu kapanmalıdır’ anlayışıyla büyümüş bir çocuktum. 7. sınıfın yaz tatilinde yani tam 12 yaşındayken, babamın bana alacağı tablet uğruna tesettüre girdim. Ne kadar güzel gelirdi bana, anlatamam. Çarşıya, pazara gittiğimde gördüğüm tesettürlü kadınların gözüme ne kadar hoş geldiğini cidden anlatamam. Tesettürle büyürseniz er ya da geç tesettüre girmek zorunda olduğunuzu bilirsiniz. Tıpkı benim gibi…

Aradan tam 6 yıl geçti. Yaklaşık 3 yıldır tesettürü istemiyorum. Fakat hep liseyi bitirmeyi bekledim. Üniversiteye geçince ise aileme söylemeyi düşündüm ve bu şekilde daha rahat ve daha mutlu olacağımı fark ettim, ki izin verselerdi olacaktım. Yaklaşık 1 aydır belli aralıklarla babama bu durumu anlatıyorum. Annem, babamdan tamamen alâkasız bir durumda ve ‘ne yaparsan yap’ modunda davranıyor. Fakat babam öyle değil. Kendi yaptığı pisliklere ve hatalara bakmadan benim başımdaki başörtüsünün derdine düşer. Fakat ağlasam da tepki de göstersem değişen bir şey yok.

Bugün 13 Eylül. Babam, beni tam bugün okul hayatımla tehdit etti. Eğer başımı açarsam üniversite hayatıma devam edemeyeceğimi belirtti ve kararı bana bıraktı. “Kararı bana bıraktı” demek ne kadar acı, değil mi? “Beni buna mecbur bıraktı” demek daha yerinde bir ifade olur. Ne yaparım, bilmiyorum. Nasıl başarırım, hiç bilmiyorum. Tek bildiğim, artık mutlu olmadığım ve bu mutsuzluğu nasıl sonlandıracağım… Sizden tek istediğim, dualarınızın arasına beni de eklemeniz. Buna ihtiyacım var. Umarım başaran arkadaşlarım gibi bir gün ben de buraya ‘Başardım’ yazabilirim. Sevgiyle kalın…

(Görsel: Per Krohg)

Comment (1)

  1. Merhaba bu yazını 1, 2 ay önce falan okumuştum. O zaman seni rahatsız etmek istememiştim. Yazını yıldızlayıp geçmiştim. Adeta benim hayat hikayem. Her yer işaretini gördüğümde tekrar tekrar okudum. Şu anda da yazmak içimden geldi. Umarım bu yorumu görür ve bana dönersin. Hayatında neler olup bittiğini çok merak ediyorum. Sevgilerle.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir