Herkese merhaba. Ben adını vermek istemeyen, 15 yaşında olan ve ortaokuldan beri İmam Hatip’e giden bir bireyim. Neydi din? Daha doğrusu neydi din diye yaşatılmak istenen? Eziyetten başka hiçbir şey. Modern ismiyle -ki böyle adlandırılmaktan nefret ederim- Kur’an müminiyim. Ailem aşırı dindar ve muhafazakârlar ve evet, konumuz tesettür…
Ortaokuldan beri İmam Hatip’e gidiyorum. Hatta size durumun vahametini şöyle açıklayabilirim… Aşırı çalışkan bir öğrenciyim ve LGS’den 407 almıştım. Henüz LGS’ye hazırlandığım dönemde LGS’den tam puan almayı kendime şart koşmuştum ve o sıralar annemle aramda şöyle bir konuşma geçmişti. Annem tam puan alsam bile beni düz liseye göndermeyeceğini, hatta hiç okul yoksa ve puanı düşük de olsa puanımı ziyan etmeyi göze alacağını ve özelikle ‘kız’ -ki bu kelimeyi de sevmem- olduğum için beni kesinlikle İmam Hatip’e göndereceğini söyledi. Ailem o kadar yobaz ki annem geceleri ‘benim’ perdemi kapatır çünkü insanüstü varlıklar bizi izliyormuş. Ben odama vuran muazzam ay ışığını izlemek isterken… Abime yapmaz bunu asla. Küçükken mesela, elektrikler gittiğinde ve mum yaktığımızda annem asla bize üfletmezdi çünkü bizi küçük olduğumuz için Hristiyanların muma üflediği gibi üfleyeceğimizi düşünürdü. Tanrı kelimesini Hristiyanlara özel sanarlar. Araştırmazlar ama büyük(?) kişiler bir şey dediğinde sualsiz kabul ederler. Her neyse…
Ben 12 yaşında zorla olmadan ama aslında zorla kapatıldım ve dinimi araştırdıkça öğrendim ki başörtüsü bir gelenekmiş. Şimdi bir şey bilmediğimi düşünecekseniz… Şunu demeliyim, düşündüklerim ve yaşadıklarım bunun zilyon katı fazla olabilir. Yüzeysel yazıyorum ve aslında başörtüsünün ne kadar cinsiyetçi ve politik bir şey olduğunu zamanla fark ettim. Kendimi bunun içinde cinsel obje gibi hissediyorum ve bu canımı çok acıtıyor.
Bu konuyu ilk olarak abime açtım ve meğerse abimle dini görüşlerimiz aynıymış. Aklın yolu bir. Abim gayet anlayışlı birisi ve “Doğru olduğundan eminsen ne yaparsan yap. Yanış olsa bile kendin katlanırsın ki yanlış olmadığını biliyorsun” diyerek beni destekledi. Daha sonra konuyu babama açtım ve babam klasik şekilde kızmadı ama kızdı. Bana tesettürü övdü. Tesettürsüzlüğün namussuzluk olduğunu söyledi. “İnsanlar bunun için canını verdi” vesaire vesaire dedi. Bu, işin politik tarafı; her neyse… Ayrıca babam, “Seni zorla kapatamam ama buna müsaade edemem” deyip kestirip attı. Sonra abimden bunu babama tekrar açmasını istedim. Bu arada, abimle bir plan içerisinde olayları yürütüyoruz. Babam, abime “Zorla bir şey yaptıramayız” demiş. Abim de “Öyle bir şey yapmanıza ben müsaade etmem” demiş. Abim babamın biraz olsun kabullendiğini söyledi. Asıl sorun annem… Bu konuda aşırı hassas. Bana iğrenerek bakacağını biliyorum. Nasıl söyleyeceğimi de bilmiyorum. Evden çıkmama ve okula gitmeme bile izin vermeyebilir. Yardıma ihtiyacım var, daha doğrusu izleyecek öneri bir yola…
(Görsel: Eva Cederström)
“Başörtüsünün cinsiyetçi ve politik bir şey olduğunu zamanla fark ettim.” için 2 yanıt
Anlattıklarınızı okurken içim umutla doldu. Yazdıklarınızın hepsi doğru evet geleneksel ve Kuran’da geçmeyen bir tabudur bu. Kadınları kontrol altında tutmak ve insanları ayrıştırmak için yıllardır kullanılan uygulanan çirkin bir plan. Bunun farkında olan o kadar az insan var ki körü körüne savunan kişileri gördükçe çok üzülüyorum. Ama öte yandan sizler gibi araştıran öğrenen ışık dolu gençleri gördükçe tamam diyorum şimdi değil belki ama gelecekte bu dayatılan cinsiyetçi Arap kültüründen kurtulacağız, İnanıyorum. Ben bu meseleyi 20 yıl önce ailemle en başta çözdüm. Şule Yüksel şenler ve onun gibi karanlık insanların inşa etmeye çalıştığı ayrıştırmacı, kötülük dolu projeyi yıkacağız. O kimdir derseniz veya amaçlarını net bir şekilde bilmiyorsanız ‘youtebe “Kazıklı Maria huzur sokağı kitap incelemesi serisi”ni lütfen izleyin. Başlangıçta tek bir kitapla modern tesettürün temellerini atıp insanları nasıl ayrıştırırıp muhafazakar kesime nasıl öfke pompaladığını göreceksiniz. Allah yolumuzu açık etsin kurtulacağız bu baskılardan yıkacağız bu yanlış inanışı bu çirkin cinsiyetçi geleneği inanıyorum. Ve tekrar sizinle gurur duyuyorum yalnız değilsiniz…
kuzucuğum şuanda bende öyle bir sorun içerisindeyim ve ben 22 yaşındayım babam eğer açılırsan seni evlatlıktan ret ederim demesine rağmen ben bunu istiyorum ki senin arkanda abin var baban da bunu kabullenmiş sonradan açılan bir sürü arkadaşım var annende eninde sonunda kabullenecek yoksa seni sokağa mı atacak bir kaç ay sorun sizi için tatsız geçebilir ama annende buna alışacak