Öncelikle herkese merhaba,
Buradaki yazıları, başlıkları okumadan önce bu tür sorunları yaşayan bu kadar insan olduğundan haberim yoktu, ama aynı duyguları -her ne kadar hissedilesi duygular olmasalar da- hissetmek beni az da olsa rahatlattı.
Benim hikayem de diğerlerinden farksız aslına bakılırsa. Muhafazakar bir aile… Annem anlattığına göre kendini bildi bileli dinle iç içe bir hayat yaşamış, babam o kadar olmasa da annemle evlendikten sonra o da dini yavaş yavaş hayatına almış, ama burada neyse ki babamın bir söz hakkı olduğunu düşünmüyorum, çünkü annemle ayrılar. Asıl sorun annem, çünkü ne kadar bir çok konuda mükemmel geniş bakış açısına sahip olursa olsun, dini konularda farklı görüşlere kendini kapatmış durumda. Bu aldığı sıkı eğitimle alakalı olabilir ama bunu hayatına bu denli yansıtması beni zorluyor.
Her nasılsa, ben çok erken yaşta kendi isteğimle kapanmıştım. O an çevremde benden büyük arkadaşlarım kapanırken annem onlara gıptayla bakıyordu ve bilirsiniz ki ailenin takdirini kazanmak bir çocuk için önemlidir. Ben de kapanmaya karar verdim, hatta annem bunun için erken olduğunu sonra kapanırsam geri açılmamın doğru olmayacağını bile söylemişti, ama biliyordum ki eninde sonunda kapanacaktım -çünkü bunu aklıma kazımışlardı en başından beri-. Bu yüzden o anki çocuk aklımla bu karara vardım. 10 yaşındaydım ve kimse de bu yaştaki çocuk kapatılır mı demiyordu, gören tebrik ediyor beni övüyordu ve bu beni tabii ki de başlarda oldukça mutlu ediyordu.
Lise 2’ye gelene kadar kafama o başörtüsünü takarken hiç sorgulamamıştım, ama o seneden itibaren okula giderken aynada yaptığım her başörtüsü zorakîydi. Kendimi beğenmemeye ve giderek içimde çelişkiler yaşamaya başladım. Aynı dönemde yönelimimin farkına net bir şekilde vardım. Çelişki dediğim yer biraz da buradaydı, çünkü hiçbir dini kitap hemcinsinden hoşlanabilme olasılığından bahsetmiyordu, ama ben biseksüel olduğumu fark etmiştim. Gel zaman git zaman ben duygularımı her dönemde olduğu gibi bastırdım, açılma fikri aklıma geldikçe kendime kızıyordum hep. Oysaki o isteksizlikle kapalı kalmak açılmaktan çok daha zordu haliyle.
11. sınıfa geldiğimde pandemi olayları içerisinde sınıfımdan yakın kapalı bir arkadaşım da açılmıştı ve annem bunu duyduğunda şaşırmış hatta bana şey demişti: “İstersen arkadaşının numarasını bana ver bir konuşayım fikrini değiştiririm belki.”
Sonra sınav dönemim geldi bu konuyu bir süre rafa kaldırma kararı aldım. Üniversiteye geçtim, ama başka şehir seçemedim çünkü bir yandan annemi bunca zorlukla tek başına bırakmamın doğru olmayacağını düşünüyordum. Babamla ayrı olduklarından evi annem geçindiriyor ve benim de en azından evdeki işlerle ve kardeşimle ilgilenmem gerekiyor. Belki başka şehir seçseydim daha kolay şekilde ayarlayıp hayatımı ona göre yoluna koyabilirdim. Ancak işler öyle gelişmemişti ve ben hala içimdeki o bastırılmış açılma isteğiyle okumaya devam ediyordum.
Hazırlık senemin ilk yarısı bittiğinde bunu artık dile getirmem gerektiğinin farkına vardım. Yakın arkadaşımla biraz konuşup bunu anneme nasıl açabilirim diye fikir alışverişinde bulundum ve bizim konuşmamıza göre annem biraz irdelese de büyük bir olay çıkartmadan kabul edecekti, ama tabi ki işler öyle olmadı. Annemle konuşmamın sonunda beni nasıl bir manipülasyona uğrattıysa kendimi yanlış yolda olduğuma bir süreliğine inandırmıştım bile, ama tabii bu çok sürmedi. Ve o konuşmada anneme net bir tepki veremesem de sonraki tepkilerinden çıkarımlarım beni ikna ettiğini düşündüğü yönündeydi.
Sanırım şu an benim öyle bir isteğimin kalmadığını düşünüyor, bense onun bu davranışları yüzünden giderek İslam dininden soğuyorum. Çünkü bir şeyi istemediğim halde yapmak zorunda olmam beni gerçek bir Müslüman yapar mı asla emin olamıyorum. Bu yaz okulum kapanıp sınavlarım bittiğinde ve kafam yeterince rahatladığında annemle bir daha konuşacağım ve bu çok daha detaylı olacak. Aynı zamanda onun konuşmasına izin vermekten çok benim fikirlerimi içeriyor olacak, çünkü bir öncekinde kendimi tutamayıp ağladığım için konuşamamıştım. Haliyle o duygu karmaşasında beni kolayca manipüle edebilmişti.
Annemin anlaması gereken nokta şu; açıldığımda farklı biri olmayacağım. Ya da açılırsam dinden çıkmayacağım -ki öyle bile olsa bunlar bence kişisel meselelerdir. Benimle yaratıcı arasında olan ve ancak benim sorumlu olduğum davranışlardır. Anneme göre eğer ben açılıyorsam bunda annemin de payı var. Bana yeterli eğitimi verememiş, yeterince bana göz kulak olamamıştır, ama o işlerin öyle olması için benim en azından reşit olmamam gerekirdi -ki ben de reşit olduğuma göre bunların sadece annemin beni manipüle edebilmek için kurduğu birkaç cümle olduğunu düşünmekten başka çarem kalmıyor.
Konunun dönüp dolaşıp aynı yere gelmesinden de anladığınız üzere manipülatif bir anne kurbanıyım ve dini konularda birtakım duvarları var. Sınavlarım bitip de annemle tekrar konuşabilme fırsatı yakaladığımda buraya olumlu haberlerle bir şeyler yazmayı istiyorum. Artık içimdeki bu huzursuzluk o kadar büyüdü ki belirsiz kalması beni mental olarak oldukça yormaya başladı. Umarım hem annemin gönlünü kırmadan, hem de kendimi doğru şekilde ifade edebilerek bu işten sıyrılırım.