Öncelikle merhaba,
Burayı yeni keşfettim ve çokça yazıyı okudum ve ben de içimi dökmek, ilk defa sesle olmasa da dışarıya vurmak istediğimi fark ettim. 9. sınıfa geçerken kendi isteğimle kapanmıştım. Ailem ne kadar yobaz olsa da, asla yobaz değiliz diyen bir aile. Moderniz falan derler de, yalan. Çünkü tırnağımın uzunluğu için bile saatlerce kavga edebiliriz. Seksen kere etsek de seksen kere aynı kavgayı çıkarmaktan gocunmazlar. Ten rengi oje bile deli eder onları, ama gece dışarı çıkmak istersem izin veriyorlar diye kendilerini biz eve hapsetmiyoruz, zincire vurmuyoruz, yobaz değiliz, diye tanımlıyorlar. İyi de affedersiniz, köpek bile zincire vurulmuyor ya, nasıl böyle bir benzetme yapabiliyorlar?
Neyse, beni birebir kapan kapan diye zorlamasalar da, annemin akrabalarının hep dilindeydi. Regl olunca kapanır, liseye geçince kapanır, diye. Annem de benim adıma liseye geçince kapanacak, diyordu millete. Eni sonu liseye geçtim ve kapandım. Hem o manipülasyonları işe yaramıştı hem de benden önce sırf liseye geçtiğinde kapanmadığı için kısa kollu okul forması giydiği için aile bireylerinden, -amca dayı teyze hala- herkesin, kıza yaptığın baskıyı gördüğümden bunlarla savaşmak istemedim ve direkt kapandım. Karantina sürecince, evin içinde kendimi keşfettim. Saçlarımı salmayı sevdiğimi fark ettim. Şu an 19 yaşındayım. 5-6 yıldır kapalıyım ve saçlarımı hep çene hizamda keserdim. Sevmezdim kendimi. İçten içe istemiyormuşum, ama kesiyormuşum.
Neyse, karantina döneminde sevmeye başladım saçlarımı. Kıvırcık simsiyah olması o kadar hoşuma gitmişti ki, uzatmaya başladım ve fark ettim ki dışarı çıkmak istemiyorum, çünkü o sevdiğim görüntüyü kapatmak beni mahvediyordu. O aylarda 4 ay bakkala bile çıkmadım. Kafayı yiyecektim, tek kişiye açamadım kendimi. Tepkilerin korkusundan dolayı… Şu an şehir dışında üniversite kazandım, ayrıca saçlarım dirseğime kadar uzadı 🙂 ve yurttaki kızların ne kadar güzel saçların var, ne kadar güzelsin açıkken apayrı, kapalıyken apayrısın laflarını duymak beni kahrediyor. Tabii onlar da kendince övüyorlar ve güzel olduğumu dile getiriyorlar, ama kapalı halimi benim güzel bulmadığımı bilmiyorlar. Bu yıl sömestr tatilinde artık yüz yüze aileme açmaya karar verdim. İkinci döneme açık bir şekilde başlamaya… Evimden uzaklaşıp karar vermek isteme sebebim ise, belki akraba baskısı, aile baskısından dolayı soğumuş sanıyorumdur kendimi dedim. Bir dışarıya çıkayım. Ben onlardan uzaktayken de bunu istiyor muyum yoksa sadece baskılardan dolayı çıkmış bir heves mi diye merak ediyorum. Yaklaşık bir buçuk aydır şehir dışındayım ve anladım ki benimki heves değilmiş. Artık o yüzden açılmaya karar verdim ve en kötu senaryoya bile hazırladım kendimi. Aile para yardımını kesecek olsa bile ben bunu yapacağım. İş arıyorum sırf onun için. Bir anda vurgun yemeyeyim diye, ama eğer kabul ederlerse de dünyanın en mutlu insanı olurum btw. Neyse, umarım aylar sonra gerçekten kendimi özgür ve kendim istediğim için kendime hamle yapabilirim. <3
“Moderniz falan derler de, yalan, tırnağımın uzunluğu için bile saatlerce kavga edebiliriz” için 2 yanıt
Lütfen sonucu söyleyin. Ara tatil bitti ama ertesi günü korkunç bi deprem yaşandı. Umarım etkilenen şehirlerden birinde değilsinizdir. Okulların çoğu online yapıldı. Ailenize anlatabildiniz mi ne tepki verdiler? 🙁
benim aile yapım da aynı konuşmak istersen sc hesabım raspberrycandyy