Kariyerim, param ve mutlu bir yuvam var ancak hala kendimi özgür hissedemiyorum.

Merhabalar.

Benim hikayem küçükken, daha 12 yaşındayken babamın bana; “Artık örtüneceksin, git içeriden annenin başörtüsünü getir.” demesiyle başladı. Tam yaz tatiline denk gelmişti ve 3 ay boyunca dışarı bir elin parmaklarını geçecek kadar çıkmamıştım. Çünkü tepkilerden çok korkuyordum. Yaşadığımız yer küçüktü. Bırakın küçük yaşta örtünmüş birini, örtülü birilerini görmek bile çok zordu.

Okulum, evimize çok yakındı ancak babam bana; “Başörtünü okulun bahçesine girince açacaksın.” diyerek üzerimde sürekli baskı kuruyordu. Hatta uzun bir süre kendisi de benimle beraber okula geliyordu ki başımı daha erken açmayayım. O yokken açıldığımı öğrendiğinde ise dövüyordu. Hal böyle olunca okuldaki öğretmenlerimden ve arkadaşlarımdan çok zorbalık gördüm. Arkadaşlarım benden uzaklaştı. Tamamen yalnız kalmıştım. Lise zamanlarına kadar çok zorluk çektim. Ardından lise öğrenimim için ailem büyük şehre taşındı. Başörtülü bir şekilde okuyabilecektim. Kimse bana kınayıcı bakışlarla bakmayacaktı. Öyle de oldu. Çok mutluydum. Ancak ardından fark ettim ki örtü değil insanlar tarafından kabul görmek beni mutlu etmişti.

Zaman geçti ama içimde hala örtüye karşı bir soğukluk vardı. Kendim değildim. Kendi kararlarımı vermek istiyordum ancak ailem çok katıydı bu konuda. Ve asla izin vermediler. 12. sınıftaydım. Bir gün dışarı çıkacağım sırada babamla büyük bir kavga ettik. Bana, uzun ve siyah giyinmem için sürekli baskı yapıyordu; “Ya böyle giyinirsin ya da açılırsın ve benimle olan ilişkin de biter.” şeklinde tehdit ediyordu. Artık dayanamadım ve başımdaki örtüyü çekip fırlattım. İçimdeki her şeyi söyledim ve dışarı çıktım. Benden böyle bir şey beklemiyordu. Tabii uzun sürmedi bu durum. Sonuçta babamın tabiriyle onun çatısı altında yaşıyordum ve seçme hakkım yoktu. Çünkü çevresine ne diyecekti? Onun başını öne eğecektim.

Üniversiteye geçtim. Zaman ilerledi. Yine bir yaz ayı, tekrar bir kavgayla açıldım ve anneannemin yanına başka bir şehre gittim tek başıma. Tüm yazımı özgür bir şekilde geçirdim. İlk defa kendim gibi hissediyordum. Ancak açıldığımın ilk gününden son gününe kadar her sabah babamın hakaret ve gazap ayetleri ile dolu mesajlarıyla başlıyordum güne. Gün içerisinde sürekli arıyor, hakaret ediyor ve artık cehennem için bir odundan ibaret olduğumu belirtiyordu. Artık daha fazla dayanamadım bu duruma. Uzun süredir görüştüğüm biri vardı ve sürekli evlenmek istediğini söylüyor, ben ise erken olduğunu anlatıyordum. Ve bir gün sevgilimi arayıp artık evlenebileceğimizi söyledim. Ardından aileme söyledim, babam; “Beni artık rezil edeceğine evlen, daha iyi.” diyerek kabul etti ancak hem babamın baskılarına hem de el alem baskısına dayanamayarak tekrar kapandım ve 3 ay içerisinde evlendik. Artık özgürdüm. Babam bana karışmayacaktı.

Eşim ile yurt dışında okuyorduk. Hemen orada bir düzen kurduk ancak bu sefer de arkadaşlarım ne der, ya yalnız kalırsam korkusuna açılamadım. Ardından hamile kaldım, büyük bir depresyon süreci geçirdim ve uzun süre ailemin yanında kaldım. Şu an çok tatlı 4 yaşında bir kızım var. Çok şükür eşim bana karşı çok anlayışlı ve her zaman benim mutluluğum için uğraşıyor. Geçen ay eşime açılmak istediğimi söyledim ve o da beni destekledi; “Sen nasıl mutluysan, ben her zaman sana saygı duyuyor ve seni destekliyorum.” dedi ve çok rahatladım. Ancak ailemin beni reddedeceğinden çok korkuyorum. Tüm her şeye rağmen ailem benim için çok değerli. Kız kardeşim de benimle aynı süreçlerden geçti ve açıldı. Babam ilk zamanlar biraz karşı çıksa da kızını kaybetmemek için sesini çıkarmadı. Ancak benim üzerimdeki baskılarına devam ediyor.

Çocukluğumdan bu yana bana empoze ettikleri; “Açılırsan Allah’ın gazabı ve laneti üzerine olur.” olgusunu aşamıyorum. Hem babamın hem de Allah’ın bana açıldığım için vereceği cezalardan çok korkuyorum. Bunları aşamıyorum. Kariyerim, param ve mutlu bir yuvam var ancak hala kendimi özgür hissedemiyorum, zincirlerimden kurtulamıyorum. Her gün eriyip gittiğimi hissediyorum çünkü bu ben değilim. Bu şekilde devam etmek istemiyorum. Burada yazılan yazıları okudukça yalnız olmadığımı ve zorluklar karşısında dik durursam huzura kavuşacağımı biliyorum. Sizlerin desteğini gördükçe eminim bu sorunları aşacağım. Sevgiler…

(Görsel: Kees Van Dongen)

Comments (3)

  1. Yemin ediyorum yazdığın şeyler o kadar benki hangi birine katilsam bilmiyorm. Burda çoğu yorum bizi anlatıyor zaten evet ama senin yorumun çok çok beni yansıtıyor. Ailemi sırf kaybetmemek için susuyorm şuan senin yasadigin şeyleri tek tek yasiyorm ve acaba evlenip gidince acilsam ailem yine de red edermi diye düşünmeye başladım. Ama tahminimce seninde dediğin gibi evlenince de aile kavramı yine onunce kocaman bir engel oluyor. Ne olurdu sanki ailemiz tercihlerimize saygı gosterseydi sırf biz bir şey tercih ettik diye onları kaybetmek zorunda kalmasaydik.

  2. merhabalar, sizden yaşça küçüğüm ama yine de naçizane tavsiyeler vermek istedim. mutlu bir yuvanız, sizi seven ve destekleyen bir eşiniz, ekonomik özgürlüğünüz varsa babanız konusunda endişelenmeyi bırakabilirsiniz bence. apayrı bir insanın her ne kadar arada kan bağı olursa olsun sizin tüm hayatınızı yönetmesine izin vermek ağır gelmiyor mu? boşverin gitsin derim ben. o kadar kolay olmadığını biliyorum ama hayattaki hangi farklılık kolay ki? allahın gazabı konusuna gelince ise yıllarca babanızın size dikte ettiklerinden kendinizi arındırıp kendi dininizi tarafsızca araştırın lütfen. tanrı bu kadar acı çekmemi isteyecek kadar da sorgulayın. her geçen gün, daha da ağırlaşacak o yüzden lütfen kendiniz için acele edin ve daha fazla bu baskının altında ezilmeyin. seviler <3

  3. Sevgili kardeşlerim,
    Sadece başınız açık diye Allahın sizi cezalandıracağı düşüncesi çok korkunç. Bunlar özellikle kadınları kontrol ve denetimleri altında tutmak isteyen ve onların hayatlarını zehir eden babaerkil düşünce kalıntıları. Babaların, erkek kardeşlerin ve kocaların kadınları kontrol araçları. Kendinize güvenin. Başınızı açmakla lanetlenmezsiniz. Her anlamda özgürlük herkesin ve elbette sizlerin de hakkı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir