Merhaba, ben Betül, 18 yaşındayım. Ben de sizinle hikayemi paylaşmak istedim. Küçüklüğümden beri ailemin baskısı altındayım. 4. sınıf bittiğinde ailem beni okuldan alıp yatılı Kuran kursuna verdi, zorla hafızlık yapmaya başladım. Kursta sürekli psikolojik şiddete maruz kaldım, geceleri sürekli uykusuz kalıp Kuran ezberlemeye çalışıyordum. Bazı hafta sonları, hocam yeteri kadar ders çalışmadığımı söyleyip beni kursta tutuyordu.
Yine baskı altında çarşaf giydirdiler bana. 15 yaşındaydım, çarşafı çıkarmak istediğimi söylediğimde babam “Çarşafını çıkartacaksan evden s*ktir git” demişti. Bu kadar baskı ve zorlama altında hafızlığımı çok çalışarak, her gün ağlaya ağlaya bitirdim. Bitirdikten sonra artık evde kalacağım diye düşünüyordum, ailem bana söz vermişti çünkü, ama hocam bana kursta kalmaya devam edeceğimi ve hafta sonları sadece 1 gün eve gidebileceğimi söyledi. Bunun üzerine daha fazla dayanamadık ve kurs yasal olmadığı için polisi arayıp kursu şikayet ettik. Kursta benden çok daha küçükler olup 10-14 yaş arasında, hiç okul okumamış olanlar vardı. Ailem, polise bizim haber verdiğimizi öğrendikten sonra telefonumu ve bilgisayarımı aldı. Zaten evden çıkmam yasaktı, markete bile gidemiyordum. Evde olduğum süre boyunca sürekli “Neden evdesin, ne işe yarıyorsun” gibi şeyler duyuyordum. Sürekli, sürekli ev işi yapmak zorunda kalıyordum.
Bu kurs kapandıktan sonra kursun başındaki hoca başka bir kurs açtı, ailem beni oraya gönderdi bu sefer de. Oraya gidince telefonumu geri verdiler, orada da bir sürü sorun yaşadım. Sürekli sinir krizleri geçirmeye başladım ve artık hayatımın böyle devam edemeyeceğine karar verdim, ya evden gidecektim ya da hayatıma son verecektim. Uzun zamandır bunun planını yapıyordum, sonunda evden gitmeye karar verdim. 10 gün kadar Bursa’da anneannemin yanında kalacaktım. Bunu fırsat bilip kendime yeni bir hat ve banka kartı aldım. Kendimden ağır olan çantalarımı topladım ve bütün kalan paramı çekip sabah erkenden evden çıktım. Yeni hattımı takmadan önce annem ve babama uzun uzun neden evden gittiğimi ve neden bir daha onları görmek istemediğimi yazdım ve sonra yeni aldığım hattı taktım.
Bir okul yurduna gidip birkaç gün orada kaldım, ailem hakkımda kayıp duyurusu verdiği için polisler beni arıyordu. Bu yüzden karakola gidip kaçırılmadığımı belirtmek için ifade verdim. Karakol çıkışında babamla karşılaştım, açık olduğum için beni tanımadı. Oradaki polislere “Kızım buraya geldi mi” diye sordu, o sırada beni aradığını anlayan başka bir polis de beni arka tarafa geçirdi. Babam gittikten sonra beni yurda bıraktılar ve ben bütün gece ağladım.
Sonrasında iletişim içinde olduğum bir akrabamla konuştu ailem. Onun bana yardım ettiğini anlamamaları için bir an önce ailemle konuşmam gerektiğini, aksi takdirde yerimi onlara söyleyeceğini söyledi. Onun aracılığıyla ortak bi buluşma yeri ayarladık, sadece ben, annem ve anneannem olacaktık. Babamın beni açık görünce ne tepki vereceğini bilemediğim için onun gelmesini istemedim. Annemler geldiğinde sarıldılar bana. Beni böyle de kabul edeceğini, İstanbul’a dönmesem de sadece anneannemin yanında kalmamı istediğini söyledi. Kabul ettim, sonra babamın beni ne kadar özlediğinden ve üzüldüğünden bahsetti. Ben de üzüldüğümden babamı da görmek istediğimi, isterse gelebileceğini söyledim ve babam geldi.
O sırada masadaki herkes namaz kılmaya gitmişti. Babamla tek kalmıştık, beni azarladıktan sonra en azından örtü takmamı istediğini söyledi. Babama anlayış göstermesi için yalvardım. Eğer kapanmazsam beni her yerde bulabileceğini, bir işe girdiğimde gelip patronu ve beni vuracağını, açık olacağıma ölmemin daha iyi olduğunu söyleyip tehdit etmeye başladı. Yanımda kimse yoktu. İstese beni şu an bile kolumdan tutup eve götürebileceğini, kimsenin de bir şey yapamayacağını söyledi ve ben kriz geçirmeye başladım.
Dayım ve annemler geldi. Onların geldiğini görünce babam arabasına doğru gitti. Olanları onlara anlattım ve onları insan yerine koymamın nasıl büyük bir hata olduğunu söyledim. Sonra dayım beni yurda bıraktı. Babam İstanbul’a döndüğünde beni aradılar, ben de anneannemin evine gittim. O akşam, babam beni arayıp özür diledi.
8 senenin sonunda açıktan okula yazılabildim ve artık dışarı çıkabiliyordum. Hala da ailem sürekli kapanmamı söylüyor ve baskı yapıyor ama en azından buraya kadar gelebildim. Bu hikayemi sizinle de paylaşmak istedim. Teşekkürler.
(Görsel: Jean Brusselmans)
“Sürekli, sürekli ev işi yapmak zorunda kalıyordum.” için bir yanıt
Cesaretine ve kararlılığına hayran olmamak mümkün değil. Umarım hayatta hep güzellikler çıkar karşına, öyle olmasa bile bulunduğun her yeri güzelleştirebileceğine inanıyorum. Çok güçlü bir kadınsın. Her şey gönlünce olsun..