Selam arkadaşlar. Ben 23 yaşındayım ve ailemin rica etmesiyle 15 yaşında kapanmıştım, tabii ki öyle çok bilinçle değil. Ailem sarıklı, çarşaflı insanlar değil hatta birçok konuda gayet açık fikirliler ama nedense tesettür onların en kutsalı gibi. Hiçbir tarikat veya cemaate üye tipler de değiller. Belli bir dönem başörtüsünü çok severek takıyordum, namazlarımı asla kaçırmazdım hatta pazartesi-perşembe orucumu bile tutardım. Son 3 senedir sorgulamaya başladım. Sanırım kendi kendime karakterimi oluşturmaya, oturtmaya başlamıştım. 22 yaşımda emindim, artık kapalı olmak istemiyordum. Neden kadınlarda bu kadar büyük bir yük vardı? Rahatça saçım açık dolaşmak istiyordum. Eve bir kurye gelince koşa koşa bir bez parçasını kafama geçirmek, neden yaratıcının gözüne girmemi sağlıyordu?
Kapalı olmak istemediğimi aileme açtım. Kıyamet koptu. Şeytan oldum, kafir oldum. Artık beni evlat olarak görmeyeceklermiş çünkü bu isteğimle Allah’ın düşmanıymışım. İzin verilmedi tabii ki. “Bizim çatımız altında olduğun sürece bu asla olmayacak. Ya bizi terk eder gidersin ya evlenirsin, o zaman ne yaparsan yaparsın. Biz böyle bir günaha izin vermiyoruz.” 1 sene içinde onlarca kavga yaptık, her söylediğimde aynı şarkı… Bu arada, ben İstanbul’da okuyorum ve haftada 3 gün okula başka şehirden gidiyorum. Feribottan indiğim gibi başımı zaten açıyordum; özgür hissetmek, o tat tarifsiz güzel ama şehrime gelince geri kapatıyordum, tabii ki bu da en berbat hislerden biri. En son bahsedince dedim ki, neredeyse 24 olacağım, ne zamana kadar bu şekilde tutacaksınız beni? Dinde bu tarz bir zorla kapalı tutma söz konusu bile değil, bunu hiç kimse desteklemiyor. Babam, “Artık yeter, ben bir din bilginine danışacağım” dedi, “Her seferinde böyle başımı ağrıtamam” dedi ve sordu. Hoca, “Bu şekilde zorlamanız onu dinden iyice uzaklaştırır ve geri dönüşü olmaz. İzin verin ve dua edin ama o sizin evladınız, asla kötü davranmayın. Günahı kendine artık.” demiş. Sanki katil olmak istemişim!
Bugün 3. günüm, yavaş yavaş alışıyorlar. Evet, soğuk davranmalar söz konusu ama çok mutluyum. Benim dezavantajım her gün ailemle çalışıyor olmak. İşyerimizde stresli bir ortam oluyor ama olsun, bu özgürlüğe değer. Asla izin vermeyecekler gibi geliyordu, hatta 2 kere şiddete maruz kaldım. İnanın ki o dönem anlattığım kadar kolay değildi ama pes edince güçleniyorlar. Pes etmeyin, bu konuyu hep taze tutun. Tartışmaktan korkmayın. Umarım sizler de başarırsınız. İnsanlar kişisel tercihlerini rahatça yaşayabilmeli. Kalın sağlıcakla…
(Görsel: Françoise Gilot)
“Artık beni evlat olarak görmeyeceklermiş çünkü bu isteğimle Allah’ın düşmanıymışım.” için bir yanıt
Merhaba konusmaya ihtiyacım var eğer sende istersen bana mesaj atabilir misin @heidialp123