Bu platformu gencecik güzel bir kızın Twitter üzerinden yüzündeki “başardım” gülümsemesiyle paylaştığı fotoğraf karesiyle keşfettim. Daha dün yaşadığım bir olay beni derinden etkilemişken bana bir nebze de olsa umut oldu. En kötü içimdekileri atabilirim diye buraya sarıldım.
Çocukluğumdan beri doğulu, geleneksel (kardeş sayılarını söylerken kızlar sayılmaz bile) ve muhafazakar bir ailede doğdum ve buna benzer aile yapısında baş kaldırmak, benliğini kabul ettirmek, yaralanmadan imkansızdır. Hep bir mücadele demek… Bir yerden sonra çok yalnız olduğumu fark ettim. Annem 10 babam 12 kardeş ve anne tarafından herkes kapalı. Büyükşehirdeyiz. Maalesef dayılarım da burada ve normal okula giden de yoktur. Ben sadece anne, baba, abi değil; aynı zamanda akrabalar tarafından da bireyselliğime, verdiğim kararlara saygısızlığa maruz kalmaktayım. Özellikle dayılarım tarafından anneme baskı yapılmakta ve bunun sonucunda annemin bana ağır hakaretlerine, hatta küçüklüğümdeyse şiddette maruz kalmaktaydım. Ama direndim. 10 yaşındayken de kabul etmedim, 25 yaşındayım hala kabul etmiyorum.
Dün olanı anlatırsam… Dolmuş durağına gidiyorum, üzerimde tişört ve kot vardı. Şans ya bu, dayım da görmüş beni. Sesi geldi uzaktan, sen böyle nasıl giyinirsin, diye. Arkama baktım, tiksinen gözlerle bakıyor ama kendisinin iki karısı var .Birbirinden sakladığı sonradan ortaya çıkan… Tam bir ahlak bekçisi hepsi, ama hayatlarını görseniz bana göre en büyük ahlaksızlık orada yatıyor. Ben hiç kapanmadım. Hep direndim. Normalde dayımlar gelince tişört giymem saçım açık ama kapalı biri nasıl giyinirse öyle… Şimdi korkum yine anneme baskı yapmaları ve bunun sonucunda kavga etmemiz yine. Çünkü artık çok yoruldum. Bu durum küçüklüğümde yaşadığım olayları hatırlatıyor. Travma etkisi… Düşünmekten elim ayağım titriyor. İnsan tek başına kendi arkasında dağ olamıyor, ben de isterdim en azından biri yanımda olsun.