26 yaşında hayatını İstanbul’da devam ettiren bir kadınım

Merhaba ben 19 yaşına kadar iç Anadolu bölgesinde yaşamış şu an ise 26 yaşında hayatını İstanbul’da devam ettiren bir kadınım. Evliyim, bir de kızım var. Burada okuduğum onlarca paylaşımda az çok kendimi gördüm biraz da size kendimi anlatmak istedim. Annem 24 yaşına kadar yurtdışında yaşamış, hayatında isteyebileceği her şeyi yapmış; gerek mankenlik, gerek tekstil, gerek kısa mesafe koşucu olarak istediği her şeye sahip olan bir kadınmış. Evlenip Türkiye’ye yerleşmiş. 2008 yılında babamı kaybetmemiz üzerine annem üzerimizdeki din ve elalem ne der baskısını iyice artırdı. 13 yaşımda lisenin ilk günü zorla kapatıldım. Tabii “Kapanman gerek, bu dinin gereği.” diyerek empoze edilmiş hayatıma başladım. Lise 3. sınıfta açılmak istediğimi ilk dile getirdiğim esnada tehditler yedim.

“Seni okuldan alırım, okutmam, gelen ilk kişiye verir senden kurtulurum, evden dışarıya çıkartmam.” dedi ve kapalı kalmaya devam etmem gerekiyordu çünkü okuyup bu hayattan kurtulmak kendi ayaklarımın üstünde durmam gerekiyordu.

Çünkü okuyup bu hayattan kurtulmak kendi ayaklarımın üstünde durmam gerekiyordu. Kapalı gittiğim her gün bir gün bende kurtulacağım diye düşünüyor o günlerin hayalini kuruyordum. Üniversiteyi kazandım, İstanbul’a geleceğim zaman açılmayı düşünüyordum ve her zamanki annem tehditlerini daha gitmeden savurmaya başlamıştı: “Eğer açılırsam seni okuldan alırım, para göndermem, bu eve mahkûm ederim. Orada tanıdıklarımız var seni her daim gözetleyecekler.” diye.

Yine hayallerim suya düşmüştü, istediğimi yapamayacaktım. İstanbul’a geldim, kapalı kalmaya devam ettim. Mezun oldum, çalışmaya başladım. Bu sefer de kendimde o cesareti bulamadım çünkü o kadar korkutulmuş ve baskıyla büyüyen bir çocuk olarak o dönem bunları göze alamadım. İçim hiç rahat değildi ve günden güne bu durum beni rahatsız ediyordu.

Evlendim, bir kızım oldu ve artık gerçekten kapalı kalmak istemediğimi ve hayatımı açık devam etmek istediğimi dile getirdim. Eşim kabul etti “Ben seni açık veya kapalı sevmedim, hayatında nasıl mutlu olacaksan öyle devam edersin.” diyerek bana 26 yıllık hayatımın en özel anını yaşatmıştı.

Annemin beni tehdit edebileceği herhangi bir unsur olmadığı gibi bunu kolaylıkla yapabilecegimi düşündüm. İnsanların ne dediği çok da önemli değildi. Bugün anneme açılmak istediğimi dile getirdiğimde de annem bana sanki orta yola düşmüşüm gibi “Beni hayatından sil, size verdiğim emeklere yazıklar olsun. Kendi hayatımı hiçe saydım, sizi okuttum, evlenmedim sizi büyüttüm. Beni engelle, hayatından çıkar. Ben bunu kabullenemem. İnsanlar evlendikten sonra kapanırken evladını daha iyi din şartları sunup onları doğru yola iletmeye çalışırken ben evladıma haksızlık edermişim.”

Daha birçok şey söyledi ama inanın hatırlamıyorum. Anlam veremediğim olay şu ki kendi her istediğini yapıp Türkiye’ye yerleştiğinde kapanmış bir insanın neden evladının düşüncesine hiç saygısı olmaz? Küçükken senin baban yok adımızı mı çıkartacaksın diyip kapatan dar görüşlü bir insana neden dönüştü annem? Kararım kesin, benim gibi ailesiyle bu sorunu yaşayanlar ne kadar sürede tekrar barıştılar? Araları ne zaman düzelmeye başladı?

Annemi çok seviyorum onu kaybetmek istemiyorum ama bu yaptığı çok büyük bir haksızlık. Bu sorunları nasıl aştınız? Ne kadar zaman aldı? Bu süreci yaşayan arkadaşlarım yorum yaparsa çok sevinirim. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Hayatınızın her anının bir öncekinden daha güzel olması dileğimle.

“26 yaşında hayatını İstanbul’da devam ettiren bir kadınım” için 4 yanıt

  1. Merhaba bende şuan kendimde o cesareti bulamiyorum malesef üniversite son siniftayim erkek arkadaşim var onla bu durumu konuştum ilerisi için kendisi bunu istemediğini ama ben istersemde yanimda olacağini belirtti ablam açıldı benim ailem 2 yıla kabul etti çok zorlu bir süreçti şuan hayatimi tam yoluna koyamadiğim için cesaret edemiyorum sanirim ve istediğim bu mu kafam karışık 2-3 yıldır düşünüyorum. İlk başlarda şapkayla vs. geliyordu ablam ailemin yanina yavaş yavaş alıştılar her şey gönlünce olur umarım

  2. bunca sene isteyip hâlâ yapmamış olmanız üzücü. kardeş tavsiyesi olarak acilmanizi öneririm. siz bir bireysiniz ve sirf anneniz istiyor diye hayatınızı kısıtlamaniz bana göre yanlış 26 yasindasiniz kendi kararlarinizi kendiniz verseniz cok daha iyi olur diye düşünüyorum.anneniz zaten size bakmak zorunda acitasyona gerek yok bence. sizin için zorlu bir süreç olacak ama sonunda mutlu olan siz olacaksiniz. hatta keske daha önce acilsaydim diye pişman olacaksiniz. bende bu yoldan geçtim gerçekten zor ama istemeyerek kapali durmak inanin daha zor. umarım istediğiniz gibi olur kendinize iyi bakın.

  3. ne olursa olsun sen kendi hayatın için yaşıyorsun dini bağlamından bakmıyorum ama annenin üzerinde kurduğu baskı ve tehdit kesinlikle doğru değil 26 yaşına geldin ve hala annene hesap mı vereceksin üstelik sende anne olmayı öğreniyorsun deneyimliyorsun bu doğru değil .çocuğunu bu koşullarla sevecekse bırak sevmesin ki seviyorsa sana kıyamaz

  4. ebeveynlerimin bana değer vermediklerini gördükten sonra açılma kararı aldım.artık nereye kadar onlar ve tasarlanmış,gerçek dışı,bu hayattan zerre izler taşımayan ütopyada yaşayabilirdim ki… şu anda ağır bir depresyon ve yalnızlık duygusu içerisindeyim.kendi özgürlüğüm için çabalıyorum.neyse ki siz şanslısınız.okumuş ve hayatınızı kurmayı başarmışsınız.ben okutulmadım ve şu anda okumak için,yine de şansım olduğu için kendimi ikna edip hayata atılmaya çalışıyorum.geçtiğimiz 10 yılda 5 yıl kuran kurslarında hapis kaldım ve kalan 5 yılında da evde hapis hayatı yaşadım markete bile gidemiyordum.gitsem bile kontrollü.eşiniz size destek çıkıyorsa annenizin manipülatif sözlerine çok da aldırmayın.benim ailem de tesettür nedir bilmezlerdi.kızları okutmazlardı ama bu kadar islamcı değillerdi.malum partili olmasak da islamcılık furyasına bizde katıldık.annemle aram çocukluktan beri iyi değil ama şu an daha yakınız birbirimize.babam da ilk ergenliğe girdiğim zamanki gibi soğuk ve iletişimsiz.ben hafızlık yaparken benimle iletişimi iyiydi ama açılmak istediğimi söyledikten sonra eskisi gibi oldu herşey.yani bu hayatı kendimiz için yaşıyoruz.cehenneme gitsek bile (tabi eğer öyle bir yer varsa) annemiz bizimle gelmez onun haberi de olmaz o üzülmesin diye,sizin kılığınızda melek gönderirler,vaazaları anneniz dinlemişse burayı kaçırmıştır ona bu kısmı söyleyin 🙂

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir