Bugün kendime bu gerçeği itiraf etme cesaretini gösterdim

Daha önce bu platformda artık başörtüsü takmama sürecim ile alakalı bir mektubum yayınlanmıştı. O mektubumda bir yerde yazmışım ki: Her şeye rağmen bir başkası anne babam olsaydı demedim ben hiç. Bugün kendime bu gerçeği itiraf etme cesaretini gösterdim. Eğer kıskanmak doğru kelime ise ben bazı kadınlara karşı bu hissi besliyorum. Misal annesiyle çiçekli elbiseler giyip birlikte fotoğraf çekilebilen… Sonra denizden çıkılan bir yaz akşamı çekilmiş şortlu fotoğrafının altına annesi “Güzel kızım “yazabildiği için ben bazı kadınları çok kıskanıyorum. Başka hayatlar için çok sıradan olan bazı şeylerin benim için imkansıza yakın olduğunu fark ettim. Hatta bu öyle bir imkansızlık ki, tek çözümü anne babamın bir gün hayatımdan tamamiyle çıkması diye geçiyor içinizden de kendinizden utanıyorsunuz…

Annem bir hikaye anlattı bugün bana. Yakın bir arkadaşıyla karşılaşmışlar. Onun kızı da “açılmış(!) ” Arkadaşı kızının giydiği kıyafetler yüzünden bilmem neyle dövmüş hatta kızını. Bunu anlatırken bak ben hiç sana el kaldırmadım der gibi bir ifade geçti gözlerinden. Bazen biliyor musunuz insan boğuluyormuş, sanki sırtında bir yük varmış da altında eziliyormuş gibi hissediyor. Ben size bunu itiraf etsem olur mu? Ben üniversite okuduğum şehire döndüğümde; evde babamın bile yanında giymemin yasak ve günah sayıldığı kıyafetler giyiyorum. Böyle dediysem pek “cüretkar” sayılmam sıradan bir üniversiteli genç kız profili hayal edin. Sıradan dedim de , annem bir keresinde başka bir kadının kıyafeti üzerinden demişti ki böyle giyinirsem babam kalp krizi geçirirmiş… Onları anlamaya çalışıyorum hatta dostlarının akrabalarının yanında oldukça özen gösteriyorum kıyafet konularında. Ama yine de bazen bazı düşüncelerin altında eziliyorum. Annem babam beni seviyor. Ama aslında olduğum kişi hakkında fikirleri olsa onu da severler miydi acaba?

“Evlat işte atsan atılmaz…” denir hep. Ne kadar büyük bir ikiyüzlülük… Onların istedikleri hayat tarzını devam ettirmeyen çocuklarına, onları daha az seveceklerini empoze ettikten sonra; ve duygusal olarak o çocuğa ” atılmak” hissini sonuna kadar yaşattıktan sonra bir de bunun için takdir beklemek büyük ikiyüzlülük… Beni zaman zaman yatıştıran tek şey benim yaşadığım durumda binlerce kadının benimle birlikte olması… Bu yazdıklarımı okurken göğsümü sıkıştıran o hissin benzerini hisseden tüm kadınlara çok içten sarılıyorum her şeye rağmen biz epey güçlüyüz…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir