Bir gün kardeşim bana, kapalılığın zorunlu olmama ihtimali ile alakalı bir video gönderdi.

Merhaba, canlarım benim. Ben burayı takip etmeye başladığımda açılalı 2 veya 3 ay oluyordu. Kendimi hiç yalnız hissetmemiştim, şanslıydım çünkü en yakınım olan kardeşim de açılmaya karar vermişti ve beraberce atlatmıştık bu süreci.

En başından anlatmam gerekirse; ben 9. sınıfın yazında kardeşim ve kuzenim kapanmaya karar verdikten tam 4 gün sonra kapanmaya karar verdim. Bayramda herkes onları görüp tebrik edince, ben de istediğimi düşündüm. Çocukluğumuzdan beri biz üç kız, Kur’an kurslarına gittik. Dini öğrenmemizi isteyen anneannemiz sayesinde kendimi bildim bileli dinin içindeyim. Kapandığım yaz çok güzeldi, kendimi koruma altında hissediyordum. Okula gittiğim yıl okulda saçlarımı açıyordum ve bu beni üzmüyordu.

11. sınıfa geçtiğim zaman ise, okula artık türban örterek gelmemize izin verilmişti. İlk başta normal geliyordu fakat yavaş yavaş kendimi sevmediğimi fark ettim. 55 kilodan 75 kiloya kadar çıkmıştım. Sporu bırakmış, kendimi yemeye vermiştim. Dışarıya çağrıldığımda “Tamam geliyorum” desem de son dakika hep iptal ederdim. Kendimi dışarıda türbanlı görmektense eve tıkılıp kalmayı tercih ediyordum. Böylece 12. sınıf da bitti. Annem açılmak istediğimin farkındaydı ama hiçbir şey söylemiyordu, ben de onunla dertleşmiyordum.

Bir gün kardeşim bana bir video gönderdi, kapalılığın zorunlu olmama ihtimali ile alakalı. O gün sohbet ettiğimizde onun da açılmak istediğini öğrenince çok şaşırmıştım, ben de itiraf etmiştim ve artık yan yana dertleşiyorduk. Ne kadar istesek de tek engelimiz, anneannemdi. Onu üzmekten o kadar korkuyorduk ki cesaret edememiştik. Annem kardeşime “Sen liseni değiştireceksin”, bana “Sen üniversiteye gideceksin, tam zamanı; deneyin” demişti ama biz korktuk. Anneannem üzüleceği için bunu yapmak istemedik. Böyle böyle 2 yıl daha geçti.

Ne zaman tatile gitsek, açık gezerdim. Alıştırma sürecim diyerek kendimi kandırırdım. Açılacağımı anneanneme söyleme cesaretimin olacağını hiç düşünmüyordum.

Üniversitem bittikten sonra babamı ziyarete gittiğim hafta orada da açık gezerken; üvey annem bana neden açılmak isteyip yapmadığımı, annemin ve babamın destekçimiz olduğunu, buna rağmen neden hala yapamadığımızı sordu. Ben de durumu anlattım; anneannemin bana küseceğini, onu çok üzeceğimi düşündüğümü söyledim. Bana dedi ki “Sen ömür boyu bu şekilde yaşayarak üzülmeyecek misin? Sırf açıldın diye sana küsecek kadar seni sevmiyorsa, neden onun için hayatını istemediğin şekilde sürdürüyorsun?”. Bu soru aklımda 1-2 ay dolandı, sonra kardeşime “Ben artık açılacağım, anneanneme söyleyeceğim” dedim. O üniversite sınavına hazırlanıyordu, “Bekle, ben de istiyorum, sınava girdikten sonra beraber söyleyelim” dedi. Bekledim, sınav geçti, biz önce teyzeme sonra kuzenime söyledik, hala söyleyememiştik anneanneme. Sonrasında kuzenim dayıma söylemiş ve oradan anneanneme duyurulmuş. Biz söyleyemeden duymuştu, biraz üzülmüş ve sitem etmişti ama bizi o kadar çok seven bir kadın ki… Bizi büyüten, çocukluğumuzdan beri bizimle olan biri… Bize daha fazla kızamadı ve o da alıştı.

Düşünüyorum da ben başında bunu yapsam da aynısını yaşayacaktık ama ben kendimi eve kapatarak geçirdim yıllarımı. Hayırlısı diyelim, çok güçlü olun, ben başardım. Psikolojik olarak çok zordu ama burada yazılanları okuyunca kendimi şanslı hissediyorum. Keşke, herkes -en kötü- sadece psikolojik olarak biraz kötü hissederek atlatabilse bu süreci…

Sizi seviyorum ve yanınızdayım. Çevredeki insanlar yüzünüze gelip bir şey söylemezler ve sizi gerçekten seven insanlar sizin yanınızda olurlar, unutmayın. Kendinize iyi bakın!

(Görsel: Pablo Picasso)

“Bir gün kardeşim bana, kapalılığın zorunlu olmama ihtimali ile alakalı bir video gönderdi.” için 2 yanıt

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir