Yatılı cemaat yurduna gittikten sonra annem kapalı kalacağımı söyledi

Dayanamıyorum. Gerçekten. Hiç ama hiç dayanamıyorum. Aylardır her gece o kadar çok ağlıyorum ki, o kadar çok ağlıyorum ki… Buraya 2. kez yazışım. Bütün ağlama ve zırlamalarıma rağmen 7. sınıfta kapandım. Keşke kapanmasaydım. Eğer o zamanlar şu anki aklım olsaydı ne yapar ne eder kapanmazdı, ama o sırada 12 yaşında küçücük bir çocuktum. Ben hayatım boyunca, küçücük bir ilkokulken bile, bir kere bile şort giyemedim. Bir kere bile tayt giyemedim dışarıda. Hayatım boyunca hiç dizimin üstünde hatta diz kapağımın seviyesinde elbise bile giyemedim. Bana elbise alacağımızda diz kapağımın kesinlikle gözükmemesi gerekiyordu. Aksi takdirde o elbise benim olamazdı. Daha sadece anaokulu ve ilkokuldum, dizim gözükse ne olurdu ki?

Yatılı cemaat yurduna gittikten sonra annem kapalı kalacağımı söyledi. Yapacak bir şey yoktu. Daha fazla ısrar etsem belki kapanmamış olacaktım, kim bilir. Her gün bunun acısıyla daha çok azap çekiyorum. O zamanlar (7. sınıftayken) çok büyük gözüküyordum. Zaten ergenliğe 5. sınıfta girdiğim için daha erken olgunlaştım. Ben 11 yaşındayken 16-17 gibi gözüktüğümü söyleyenler olmuştu. 6. sınıftayken yazın pantolon uzun kollu gömlek giydiğimde babam “Erkek gibi giyinmişsin, git bir başörtüsü falan tak.” demişti sert bir şekilde. Çoğu zaman yumuşacık olan babamdan bu sözleri duymak 11 yaşındaki ben için zordu. Odama gidip ağladığımı hatırlıyorum. Bir de o zamanlar pandemi yokken akraba ziyareti falan çok olurdu. Kapalı olmadığım için bütün akrabalarım ayıplıyormuş gibi hissederdim. Çünkü bütün sülale ortaokula geçtiğinde kapanmıştı -ki ben 6. sınıfa gelmiştim, hala kapanmamıştım. Her neyse, üzerimde hissettiğim bunca baskıyla kapandırıldım.

Okula gittiğim gün o kadar çok utanmıştım -ki arkadaşım teneffüse dışarıya çıkıyordu. Ben yanında gidemiyordum. Okuldaki diğer kişiler de görmesin diye. O aşırı sosyal kızın yerine önündekiyle bile konuşamayan, bütün teneffüs, sırasında oturan biri olmuştum. Çok çekingendim. Evden çıkasım gelmiyordu artık. Başımı kapatmak zorunda olduğum için. Pandemi benim için süper bir şeydi. Kapalı değildim, bütün gün evdeydim. 9. sınıf okul olmaması nedeniyle iyi geçti. 10. sınıfa başlayacağım yaz anneme ilk defa bu konuyu açabilecek cesarette bulunabildim. “Şeytanlar mı geldi sana?”dedi. “İnsanların yanında hiç utanmayacak mısın?” dedi. O dönem kötü bir dönemdi, çünkü sürekli anneme ağladım. Annem her seferinde kötü şeyler söyledi. Bir daha da açamadım konuyu. Daha sonraki aylarda kuzenimin düğünü vardı. Düğün bitmişti. Herkes kuzenimgilin evine gelmişti. Babaannem, ben ve annem asansördeyken babaannem, tam hatırlayamıyorum ama başörtünün bana hiç yakışmadığını söyledi. Burada bana çıkarmalısın demiyor. Zaten takmak zorudasın ve takınca da çirkinsin, anlamına gelen bir şey söyledi. O an ağlamaya başladım.

Bir keresinde annemin kuzenleri evimize geldiğinde beni açık görünce açıkken ne kadar güzel olduğumu söylemişti. Ben yine odama gidip ağlamıştım. En zoru biri “Kendi isteğinle mi kapandın?” dediğinde evet diyor olmak. Hayır desem yargılanacağım. Kimseye söyleyemiyorum bunu yapmak istemediğimi. Her gece ağladığımı kimse bilmiyor. Kapalı olduğum için okuldaki insanların bile tavırlarının farklı olduğunu düşünüyorum. Biliyor musunuz şu an 17 yaşıma gireceğim ve o kadar küçük gözüküyorum ki. Yemin ederim görenler 12-13 yasında sanıyor. Eskisinin tam tersi oldu. Eğer o zaman kapanmamış olsaydım sonrasında pandemi girmiş olacaktı zaten. Sonrasında da küçük gözüktüğüm için bir şekilde kapanmazdım. Annemlerin baskısı çok büyük gözüktüğüm içindi gibi geliyor. Yemin ediyorum o kapalıyken kendimi o kadar aşağılık hissediyorum ki… Gören herkes yobaz olduğumu düşünüyor gibi geliyor. İstediğim gibi değilim. Bir şey söylesem sen kapalısın nasıl böyle düşünürsün, diyorlar. Kapalıların hepsini aynı kalıba sokuyorlar.

Babam sırf kuzeninin oğlu açık biriyle evlendi diye etmediği laf kalmadı. Sokakta dövmeli bir adam görünce terbiyesiz falan diyor. Sol elimle şu içmeme bile kızıyor. Ablam da kapalı, o pantolon giyse bile kızıyor. Kapalı olmak istemediğimi söylesem kim bilir ne der. Babamın başörtü derdi pek din değil galiba. Bunu yeni fark ettim. Onun derdi millet ne der. Yan dairede amcamgil yaşıyor. 3 tane de erkek kuzenim yaşıyor. 35, 29, 19 yaşlarındalar ve benim orada açık olmama bir şey demiyor, ama o iş dışarıyla çıkmak olsun hele. Açık insanları kötü insanlar olarak görüyor. Hayatım boyunca buna mahkumum sanırım. Çoğu gördüğüm kadarıyla yorumlarda birbirine “Üzülme üniversitede açılırsın.” falan diyorlar. Bu kadar kolay değil. Hiç kolay değil. Ben bunu yapabilecek cesarete sahip değilim. Keşke olsaydım. Ben onları fazla önemsiyorum. Eğer açılırsam ne annem ne de babam bakar yüzüme. İlla ki bağırarak, çığırarak evde kıyamet kopararak bir şekilde açılabilirim, ama onları hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum. Aramız kötü olmasın istiyorum. Evdeki hayatımı zindan etmesinler istiyorum. bana bunca emek verdiler gerçekten, ama kapalı oldukça her geçen gün ruhum kararıyor. Her geçen gün daha farklı birine dönüşüyorum. Bazen çok mu bencilim diyorum. Belki de öyleyimdir. Belki onlar için bir başörtüsünü fazla görüyorumdur. Keşke başörtüsüne düşkün bir çocukları olsaydı.

Comments (5)

  1. üni de açılamıyorsun bunu unutma ;(

    • Üni ye bu sene başladım rahat ve ekonomik olsun diye aile evindeyim ve bundan memnunum ama üni başında gece anneme dedim istemiyorum başörtüyğ ki en başından beri 6 yıldır diyorum yapmak istemiyorum ben bu düşüncede biri değilim siyasi İslam türban dava insanı bu kavramlar bana uzak …Yok efendim tansiyonu yükseldi bilmem ne oluyormuş ateist yaptı beni ….Tekrar söyleyeceğim vazgeçmeyeceğim zaten saçımı mor yapıyorum:) Buraya gelip başardım yazacağım hepinize umut olacağım söz veriyorum…Daha güzel günlere uyanmak dileğiyle umuyorum ki İran olmayacağız Atamızın bize bıraktığı haklara kimse karışamaz sizleri hiç görmedim tanımıyorum ama bu platformdaki tüm herkes size sarılıyorum en güzel dilekler hayatlar sizin olsun..Sizi seviyorum

  2. ‘yokum’ isimli kişiye aldırma. Bal gibi de yapılır. Yapanlar nasıl yapıyor? Ailene gelecek olursakk . Aynı kafa yapısına sahip insanlar benim ailemde de mevcut. Bu evden gitmeyi bir daha dönmemeyi istiyorum. Ben de anneme çok düşkünüm. Nasıl yapacağım diye düşünüyorum ama onlar bizim mutluluğumuzu düşünmüyorlarsa biz neden düşünelim. O başörtüsünün bizi ne kadar boğduğunu asla anlamıyorlar ve anlamayacaklar. İnan değmezler. Çocuğunu bir başörtüsü uğruna siliyorsa silsin zaten. 11.sınıfın yazında ben de ailemle konuştum bu konuyu. Bana söyledikleri şey neydi biliyor musun. Eğer açılırsan evin kapısının önünden geçme. Okulunu okursun gidersin dediler. ‘Ya da biz niye okutalım bir de o halde seni okula mı göndereceğiz’ dediler. Aİlemle özgürlüğüm arasında bir seçim yapmamı istediler. Daha neler neler söylediler ama yazsam sığmaz. Ben de ailesi bir şey diyince hemen gözleri dolan tayfadanım bu yüzden bir şey diyemedim onlara ama o gece sonraki günler ondan önce devamlı ağladım. Sonra dedim ki neden üzüyorum kendimi onlar için. Bir ebeveyn böyle bir şey yüzünden çocuğunu silebiliyorsa silsin dedim. Ben şu an ilerde açılabilme umudum olduğu için yaşıyorum. Gelecekle ilgili hayal kurarken hep açık halimle kuruyorum. çünkü şu an olduğum kişi ben değilim. ömrümüz onlar istiyor diye böyle geçmemeli . Allah rızası için yapanlara bir şey demiyorum ama aile zoruyla olacak şey değil bu. Şu an mezun senemdeyim umarım bu sene kazanıp gideceğim burdan. lütfen sen de otur düşün ömrünü bu şekilde geçirmek istiyor musun sırf aileni kaybetmemek için. <3

  3. ayşegül

    aynı süreci birebir yaşamış biri olarak üniversitede 3.sınıfın 2.dönemi açıldım. tam 1 yıl oldu. lütfen umutsuz olma güçlü ol ve her şeyin senin elinde olduğunu unutma. herkesle mücadele etmek zorundayız. özgürlüğünü ayaklarının altında ezmelerine izin verme.

  4. hayatı yaşa

    merhaba bugün burada çok vakit geçirdim ve çoğu kişinin yazılarını okudum. sana söylemek istediğim tek bişey var. aileni sevmek başka bişey onu lütfen ayrı tut. ben de ailemi çok seviyorum ama onların istediği gibi bir hayat yaşarsam eğer beni şuan evlilik bekleyen evde oturmak zorunda başı kapalı biri olarak görürdün ama ben üniversite sonda 5 senedir açık kendi için kararlar alabilen bir insanım şuanda. ve biliyor musun ailem çok tutucu malum partililer zaten ve evet çok cahiller dinden daha çok batıl inançlarla yaşıyorlar hayatlarını. ben çok duygusal ve sakin bir insanım normalde ama söz konusu kendi hayatım olunca dik durmak zorundayım çünkü bu hayata bir kere geliyorum istemediğim bir bedenin içinde yaşamak istemiyorum. onca kavgaya aile akraba mahalle baskısına rağmen ailem beni seviyor şuan bana sırtlarını dönmediler. ve biliyor musun dönemezler. sen nasıl onları silemiyorsan hayatından çıkaramıyorsan onlar da seni sevmek zorundalar bu içgüdüsel bir durum ortada iki farklı hayat ve bakış açısı var ve sen diğerine katlanmak zorunda kalan kişisin bırak onlar sana katlansınlar. sen onların çocuğusun elbet ki kolay olmayacak ama geçecek ve 2 seneye kalmaz konusu bile geçmeyecek artık. ailenin yüzünü yere eğdirmiyorsun bu yaptığınla bu onların düşüncesi sen başkasının düşüncesinin sorumluluğunu alıpta vicdan azabı çekme. derslerine odaklan üniversiteyi kazan şehir dışında ve onlara onların istediği gibi bir hayat yaşıyormuş vibeı ver zaten kötü bir şey yapmıyorsun. sen kendi düşüncelerinle kendine daha çok zarar veriyorsun bunu yapma rahatla ve kararının arkasında dur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir