Etiket: başörtüsünü çıkarmak

Yanımda duran, beni destekleyen kimse yoktu.

13 yaşımda kapandım. Kapandığımda kendi isteğimle kapandığımı düşünüyordum. Yaşım ilerledikçe babamın bana söylediklerinin aslında beni o yöne iten düşünceler olduğunun farkına vardım. Bir an geldi ve kendimi sorguladım; ben neden kapandım, ben kapalı olmak istiyor muyum, benim kapanmama ne sebep oldu, bu şekilde mutlu muyum……

Çocuksunuz, sizinle nadiren ilgilenen babanız örtü örterseniz sizi takdir edecek. Ne yaparsınız?

Merhaba. Ben de sizlerden biriyim. Biliyorum yalnızca ülkemde bile binlerce kadın var aynı dertten muzdarip. Hepsini tüm yüreğimle kucaklıyorum. Ben 18 yaşındayım. 12-13 yaşlarında kapandım. Babam teşvik etti beni. “Kapansan ne güzel kız olursun” dedi. Çocuksunuz daha, sizinle nadiren ilgilenen babanız, örtü örterseniz sizi takdir…

Olduğum gibi görünmediğimi fark ettim. Göründüğüm gibi de değildim.

Muhafazakâr sayılabilecek bir ailede büyüdüm. 6. sınıfta regl olduğumda, annemin örtüm olmadan dışarı çıkamayacağımı söylediğini çok net hatırlıyorum. Örtüyü hiçbir zaman takmak istemedim. Dershaneye örtülü gittim, görünüşümden nefret ediyordum. Hatta bunu o kadar sindirememiştim ki dershanede başımı açıp annem geldiğinde ya da dershaneden çıkarken tekrar…

Sırf kapalıyım diye Nietzsche ve Freud okumama, şiir yazmama, rock dinlememe, ve daha bir sürü şeyime şaşırmalarından bıktım.

Saat gecenin üçü ve içimde yaşadığım bu çıkmazı kimseye anlatamadığım için buradayım. 12 yaşında, kendi isteğimle kapandım. Şimdi dönüp bakınca neden bunu istediğim hakkında insanların bir fikri olmayabilir. Yazları Kuran yatılı olarak kursuna giderdim. Orada beynimi yıkadılar tabirini kullansam ne kadar doğru olur bilemiyorum. Okulu…

Başörtülüyüm ama bir dine bağlı değilim.

Merhaba, böyle bir platform olduğunu daha önce duymuş ama bakmamıştım, şimdi benim gibi iki ruh arasına sıkışıp kalmış insanları görünce ben de yazmak istedim. Benim hikâyem 14 yaşında başladı. Kendi isteğimle kapandım ben. Bir gün derste, bir hocanın tesettür üzerine konuşması beni çok etkilemişti ve…

Ne güzel elbiseler tişörtler var. Ben ise nefret ettiğim gömlek türlerine ve uzun modellere bağlıyım.

11 yaşında kapandım. Ortaokulu kendi isteğimle İmam Hatip’te okudum ben. Hayatımın en büyük hatalarından biridir bu. 5. sınıfta bir hocamız vardı. O teşvik etmişti ve nefret ettiğim sınıf arkadaşlarım da tek tek kapanıyorlardı. Özendim. Bir gün bir hevesle anneme kapanmak istediğimi söyledim. Daha bone bağlamayı…

İstediğim halimi anneme gösterince saçımı kazıtmakla, okuldan almakla tehdit etti.

Bunu ağlayarak yazmak epey zor açıkçası benim için. 10 yaşında kapandım. Aile zoruyla yaptığımı söylemem yanlış olur. Ailem yalnızca dinini yaşamayı değil, bunu insanlara yaşatmayı, öğretmeyi seven bir aileydi. Dolayısıyla da eğitimlerini bunun üzerine almışlardı. Haliyle bu durum aile hayatımıza da sirayet etmişti. Ortaokulda İmam…

Kapandığımda daha 9 yaşındaydım, kapanmak gibi büyük bir olayı kendi irademle seçmiş olabilir miydim?

Merhaba. Gördüğüm kadarıyla benden büyük ablalarım hikayesini anlatmış. Ben de size 9 yaşında kapanmamın hikayesini anlatmak istiyorum. Ben 2004 yılında muhafazakar bir ailede “yobaz” diye tasvir edilen bir şehirde doğdum. Çevremdeki herkes kapalı ve dinine düşkün insanlardı. Açık giyenler, erkek arkadaşıyla sokakta el ele gezenler,…

Belki bir gün istediğim benliğe kavuşurum.

Uzun uzadıya düşünüyorum. Sonra basıyorum tuşa sen de yaz! Buradayım işte, yazıyorum, nasıl başlamalıyım sözlerime bilmeden… Ah merhabalar ben Huzur… 23 yaşında çiçeği burnunda bir öğretmen adayıyım. Belki yakında atanırım, nasip diyelim.. Lise 2. sınıfta iken başladı benim kapanma maceram. Erkek arkadaşım vardı, üst komşumuzun…

Günahsa benim günahım, hesap verecek olan benim.

Cümleye nasıl başlasam bilemiyorum, o yüzden direkt konuya geçiyorum. Ben ilk kapandığımda 6. sınıftaydım ve bu ailemin değil, ailemin beni eğitim görmem için gönderdiği dershane yüzünden olmuştu. Bana sürekli kapanmam gerektiğini, kapanmazsam saçlarımın cehennemde bir sacın üzerine konup yakılacağını ve görünen her saç telime yılanların…

Bu kadar senedir körü körüne inandığımız şeyin ne olduğunu anlamak istemiştim.

Benim sorunlarım 2018 Ağustos ayında tam olarak başlamıştı. 19 yaşında genç bir kadınım, çocukluğumdan bu yana hep muhafazakâr yetiştim. Çocukken sürekli Kur’an kurslarına gönderirlerdi ve annem de aynı zamanda bir şeyler öğretmeye çalışırdı. Çocukken çok üzüldüğüm bazı anılar dışında başarılıydım onlara göre. 6. sınıfa giderken…

Yalnız olmadığını bilmek o kadar güzel ki.

Bütün yazıları hıçkıra hıçkıra okudum. Gerçekten yalnız olmadığını bilmek o kadar güzel ki. Ama hepimizin bir o kadar da çaresiz olduğunu görmek çok acı. Ben gerçekten muhafazakâr denilebilecek bir ailede büyüdüm. Baba tarafı dinle kafayı bozmuş aşırı muhafazakâr. Anne tarafım o kadar dindar değil ama…

Eğer kendim olursam, büyük ihtimalle ailem olmaz.

“Gerçeği öğrenirlerse bir ailem olmaz” demek istiyorum öncelikle. Hepiniz gibi ben de bir muhafazakar ailede doğdum, büyüdüm, hala yaşıyorum ve hikayeme geçiyorum. İlk regl olduğum günü hatırlıyorum, hayatımın en kötü günüydü. Artık çocuk değildim, 12 yaşında olsam bile öyle diyordu din. Annem artık kapanmam gerektiğini…

Kendi düşüncelerimin de olabileceğini, bana dayattıkları düşünceleri beynime yerleştirmek zorunda olmadığımı fark ettim.

Küçüklüğümden beri regl olduğumda kapanacağım söylendi. Regl olduğumda deli gibi ağladığımı hatırlıyorum. Zorunlu kabulleniş… İlk kapandığımda bu sadece bedenen olmamıştı, ruhen de içime kapanmıştım ben. Hiçbir yere gitmek istemiyordum. Hiçbir yere gitmiyordum. Saçma, asosyal bir insan olmuştum. Kız olduğum için kendimden nefret ediyordum. Çünkü bana…

O kadar küçüktüm ki bana bir süre sonra herkes başını örtecekmiş gibi gelirdi.

Kendimi bildim bileli, ailem hep dindar olmuştu. Kuran kurslarında yetiştim, Kuran okumayı henüz daha bir çocukken öğrendim, ilk orucumu tuttuğumda ilkokula yeni başlamıştım. Ortaokuldayken başörtü takmak yasaktı ama babam sürekli beni kenara çeker, bana ne zaman başımı örteceğimi sorardı. Hiçbir zaman başımı örtmek istememiştim, sadece…

Başörtüsü, küçücük bir çocuğu kadın yaptı ve ben o kadın figürünün içinde sıkışıp kaldım.

 Canım yalnızyürümeyeceksin.com,  Benim için o kadar özelsin ki… Takip etmekten bile korktuğum, ana sayfama her düştüğünde, yazılarını gözlerim dolu dolu okuduğum bir platform nasıl bu kadar özel olabilir benim için? Omzumdaki bu ağır yükü bir tek benim taşımadığımı hissettirdiği için belki. Önceden olsa şu satırları yazmak…

Babam ”Bu evden gelin olup çıkmadıkça açamazsın başını.” dedi.

Şu an yazmaya başlıyorum. Aslında hep dışına bakılıp yargılanan kızdım. Bazen hayatta bize dayatılan yolları yürüyoruz, kendi yolumuzmuş gibi. İnsanlar seçiyor, biz de kendimizin seçtiğine inanıyoruz. Belki de seçiyoruzdur, bilmiyorum. Ailemdeki herkes kapalıydı, büyüdükçe de kapanıyordu. Aslında içimden bir şey kapanmamı istemiyordu. Tanrı’nın varlığını sorguladığım…

Regl olmamak için dua ediyordum.

Bundan tam 8 sene önce tamamen zorla kapatıldım. Hatta puanım Fen lisesine yettiği halde sırf başım kapalı okuyabilmek için zorla İmam Hatip lisesine gönderildim.  O zamanlar işin çok farkında değildim karşı çıkamadım bile, sadece regl olmamak için dua ediyordum. Şimdi durup babamı ve o baskıcı…

Bizimkilerin derdi din, Allah, kitap değil; el alem ne der düşüncesi.

Herkese merhaba. Buradaki tüm yazıları okumuş biri olarak yazacağım lakin nereden başlayacağımı bilmiyorum. Zorla kapatılan binlerce kızdan sadece birisiyim. 16’lı yaşlarımın başında kapandım, henüz 10. sınıfa yeni başlamıştım. Öncesinde neredeyse bir senelik tatlı uyarılar başlamıştı. Kızım artık kapan, zamanın geldi, yavaş yavaş bir yerden başla,…

Sadece kafama bir örtü geçirmemişim, kendime ait olmayan bir kimliği sahiplenmişim.

Pişmanım… Çocukluğumdan beri tek amacım başkalarının isteklerini tatmin etmek oldu nedense. Övülmediğim sürece değersiz hissediyordum. Bunun için de birçok şey yaptım. Hiç yemek yemeden 14 kilo verdim, geceleri uyumadan ders çalıştım. “Maşallah kızım incecik olmuşsun, kızımız da pek zeki…” Bu kasıntı cümleler bir şekilde beni…

İncecik bez nasıl kilolarca yüktü bana?

13 yaşında ‘kendi isteğimle’ kapandım. Kendi isteğinle kapanmak meselesi birçoğumuzun da yaşadığı gibi kendi rızamızla olsa dahi yaşanılan ailenin ideoloji süzgecinden geçerek omuzlarımıza gelen bir yüktür. Bunu 23 yaşında anlıyorum. Fakat 13 yaşındaki o küçük kız çocuğu halimle bunun farkında olmayarak kapanmak istediğimi aileme bildirdim.…

Annemin 30’larında verdiği kararı bize çok küçük yaşımızda dayatması çocukluğumuza mal oldu.

Nereden anlatmaya başlasam bilemiyorum. Benim annem ve babam evlenmeden önce dindar insanlar değillermiş. Annem evlendikten sonra geleneksel olarak saçları görünecek şekilde türban örtmeye başlamış, taa ki bir tarikata mensup olana kadar. Sohbetlere gidiş gelişler sonucu annem baya bir kapanmış, babam istememiş bu şekilde kapanmasını ama…

17 yaşımda, yeni hayatımın 3. haftasındayım.

Hisleri tamamen aktarmak neredeyse imkânsız. Ama hepimiz çoğunlukla ortak noktalardan geçtik. Bunu düşünüp gerçekten yalnız olmadığımıza inanıp, kendimize güvenmekle başlıyor mücadele. Uzun zamandır buradan hikâyeleri takip ediyor olmama rağmen ilk defa yazmayı düşündüm. Çünkü 6 yılı aşkın olan bu mücadelede kendi kararımı verdim ilk defa.…

Erkeklerin tahrik olmasını durdurmak için kadınlara nasıl giyinmesi gerektiğini söyleyen dinlere de Tanrı’ya da inanmıyorum.

Bu henüz bir başarı öyküsü değil. Muhafazakar bir ailenin 3. çocuğu ve tek kızı olarak dünyaya geldim. Karadenizli ailem doğduğum andan beri bana dini öğretti, hep bir gün başımı kapatacağım imalarında bulunuyorlardı ki daha küçücük çocukken “Sen de başını kapatacaksın değil mi bir gün” dediklerinde…

Eteğim hafiften dalgalanırken, tadını çıkaracağım özgürlüğün.

Nereden başlayacağımı bilmiyorum… Böyle bir platformu daha önce keşfetmeliydim.. Herkesin yazdıklarını okudum, defalarca okudum ve ağladım. 5 kız kardeşiz, ben üçüncüyüm. Ablamların başörtüsü baskısıyla büyüdüğünü gördüm. En büyük ablamın başörtüsü yasağı bahanesiyle başörtüsünü örtmediğini ama üniversiteye geçince menzil tarikatına katılarak okuduğu İngilizce bölümü terkedip Arapça’ya…

Hala türbanlı biriyim ama yaklaşık 1 senedir ateistim.

Benim hikayem gerçekten çok ilginç, hala türbanlı biriyim ama yaklaşık 1 senedir ateistim. Aslında durum şu şekilde başlıyor; muhafazakar bir ailede yaşıyorum ve etrafımda akrabalarımın neredeyse hepsi türbanlı, ben küçük yaşlarımdan itibaren Kur’an kursuna gönderilen bir çocuktum, şahsen isteyerek gidiyordum, çünkü inanıyordum. 2 sene hafızlık…

Sevdiğim içimdeki kadına dönüştüm.

Merhabalar, öncelikle bir tesadüf idi bu sayfayla karşılaşmam, çünkü yaptıklarımı destekleyen bir sayfa. Yalnız olmadığımı gördüm. Daha bir ay oldu açılalı belki. Açılmak “ülke meselesi” olmamalı ama muhafazakar bir ailenin çocuğu iseniz elbette öyle olacak. Babam bilinçsiz bir şekilde şiddetle örtü beni ve ablamı, lakin…

Kafası karışık olanlar hep çocuklar olmuyor, anne babaların içinde de bir şeyleri sorgulayanlar var.

Kapanma hikayem buradaki anlatılanlardan çok farklı değil. Kapanma hikayeleri zaten çok bilindiktir, sıra dışı kapanma örnekleri çok azdır. Ben ailemden dolayı bir gün kapanacağı belli olan çocuklardandım ve şaşırtıcı da olmadı, zamanı geldiğinde bana da çocuk yaşta kadın muamelesi yapıldı. Ailemin de kafasının biraz karışık…

Ailemin çağdaş ve idealist insanların olduğu semtten kaçarcasına Başakşehir’e yerleşmek isteme sebebi benim kapanmamdı.

Bu benim aslında yıllar önce yapmamam gereken bir hatanın kurbanı olma hikayem. 20 yaşında İstanbul’da yaşayan bir kadınım. Evet ‘kadınım’, başörtülü olmam ilişkiye girmemi engellemedi… Annem 28 Şubat döneminde babası bir subay, annesi ise dindar bir Anadolu kadını olan; kendi çapında annesinden öğrendiği ve İmam…

Hiç değilse artık bir tarafa ait olacaktım ve giydiklerimi sorgulamayacaklardı.

Maalesef benim yazacaklarım bir başarı hikâyesi değil. 20 yaşındayım, hayatımın belki de en güzel en deli dolu geçirebileceğim ergenlik yıllarını çoktan geride bıraktım. Hem de uzun bol kıyafetler, başörtüsü, bone, pardösü içinde geride bıraktım. Benim kapanma hikâyem 14 yaşımda başladı. Burada okuduğum kadarıyla çoğu arkadaşımın…

Kapanırken benim isteğimle alakası vardı fakat açılırken yoktu öyle mi?

Bilmiyorum. Bilemiyorum şu, özgürlüğümün çepeçevre sarılmış hayatıma nereden başlayacağıma. Benim hikâyem bir kurtuluş hikâyesi değil. Küçük bir kızın hayallerinin çekiçle paramparça edilmesinin hikâyesi. O kız hayallerinin parçalarını hiçbir zaman toparlayamadı. Sadece cam kırıklarıymış gibi kendisine batmasını ağlayarak izledi. Ve bu kız hala da ağlıyor. Ama…

Dileğim iyi bir bilim insanı olmak ve kardeşlerimin de bu cehaletin altında ezilmelerine engel olmak.

Benim hikâyem de buradaki birçok yazılan ile ortak. Acılar ortak, aile ortak… Çoğu yazıda kendimden parçalar buldum. Dilerdim ki bunları konuşuyor, yazıyor olmayalım. Buradaki yazıları okumadan önce yalnız olduğumu düşünmüştüm, yalnız değilmişim. 17 yaşındayım, kapalıyım ve şu an hiçbir dini inancım yok. Açılmak istediğimde şiddet…

Okulda özgür olduğum için çok mutluydum.

Hikâyem biraz karmaşık. Hem haksızlığa uğradığımı düşünüyorum, hem de bu haksızlığa uğradığıma şükrediyorum. Çünkü yıllarımı alsa ve benden yaşayacağım güzel şeyleri çalmış olsa da kattığı güzel şeyler de var. Sinirli ve tepkili olduğum zamanlar da oldu ancak zaman geçtikçe insan geçmişiyle barışıyor. Daha 5. sınıfın…

Hayatımın hiçbir döneminde başörtülü olmayı sevmedim.

Hikayeme nasıl ya da nereden başlamam gerektiğini pek kestiremiyorum. Düşündükçe dallanıp budaklanıyor, sanırım kendimi tanıtmakla başlamam en iyisi… Radikal İslamcı ve kalabalık bir aileyle taşranın bir köyünde büyümüş, 20 yaşında, üniversite öğrencisi bir kadınım. Çok kardeşli, çok kuzenli, çok amcalı-teyzeli, ilişkileri kuvvetli ve kalabalık bir…

‘Bir tek sen açıksın’ bakışı…

O kadar sindirilmiştim ki sonunda kapandım ve kendimce kurtulmuştum. İçimden gizli bir ses hep daha ağır bir insan olmam gerektiğini söylüyordu, bense çılgın olmak istiyordum… İki farklı ben oldu sonuç olarak. 18 yaşında kapandım. Tam 7 sene… Bu kararı almak için çok erkendi. Kişiliğim oturmaya…

“Bunu takmadan dışarı çıkmayacaksın” dediklerinde…

Muhafazakarların dünyasında bir kız çocuğunun yetişkinliği, regl olduğu an başlar. Altıncı sınıfa geçerken regl oldum ve radikal İslamcı ebeveynlerim sağolsun, herhalde çocukluğumu yaşayabilmem için bana ceplerinden bir sene daha “izin” verdiler. Yedinci sınıfa geçtiğim yaz elime bir eşarp tutuşturup “Bunu takmadan dışarı çıkmayacaksın” dediklerinde çok…